EĞİTİM: 1 milyon kişi kodlama öğrenecek!

“Erken kodlayan yol alır” sloganına sahip olan “Minik Parmaklar Geleceği Programlıyor” programıyla çocuklar, küçük yaşta kod yazmayı öğreniyor. Ayrıca ücretsiz online eğitim sayesinde Türkiye’de 5 yılda 1 milyon kişinin kodlama öğrenmesi hedefleniyor.

‘Erken kodlayan yol alır’

Dünyada Finlandiya, İngiltere, Güney Kore, Estonya gibi birçok ülkenin eğitim müfredatında bulunan kodlama, Türkiye’de de bilişim teknolojileri ve yazılım dersiyle veriliyor. Kodlama eğitiminin erken yaşlardan itibaren alınması gerektiğinin altını çizen Microsoft Türkiye Yazılım Geliştirme Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Cavit Yantaç, geliştirdikleri birçok projeyle 5 yılda 1 milyon kişiye kodlamayı öğreteceklerine dikkat çekti.

Bilgisayara belirlenen şartlara ve düzene göre yapılması istenilen işlemleri komutlarla yazmak anlamına gelen kodlama sayesinde yazılım, uygulama, web sitesi oluşturulabiliyor. 21. yüzyılın en önemli becerilerinden biri olarak gösterilen kodlama, Finlandiya’dan İngiltere’ye, Güney Kore’den İrlanda’ya birçok ülkenin eğitim müfredatında yer alıyor.

Türkiye’de de okullarda bilişim teknolojileri ve yazılım dersi kapsamında verilen kodlama eğitimi, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yanı sıra birçok özel kurum tarafından da öğretiliyor. Eğitim kurumlarının dijitalleşmesi için çalışmalar yapan Microsoft da bu kurumlardan biri. Microsoft Genel Müdür Yardımcısı Cavit Yantaç’tan kodlama, eğitimin geleceği ve Microsoft’un kodlama eğitimi alanındaki çalışmaları hakkında bilgi aldık.

Kodlamanın önemi nedir?

Otomotivden perakendeye dünyadaki bütün sektörler dijital dönüşümden geçiyor. Bu dijital dönüşüm sağlayan en önemli şey de yazılım ve veri. Her sektörde yazılımla dönüşümü tetikleyebilirsiniz. Bunu tetikleyebilmek için de yazılımın nasıl çalıştığını bilmeniz lazım. Bu iş şimdiye kadar bilgisayar mühendislerine ve etrafındaki birkaç bölüme bırakıldı. Bir yılda Türkiye’de yıllık 5 bin 500 civarı mezun oluyor. Ancak yetmiyor.

Bu insanların hepsinin bilgisayar mühendisi olmasına gerek yok. Temel yazılım mühendisliği bilmesi, temel yazılım kapasitesine sahip olması ilkokulda ya da lisede eğitim alan bu çocukların daha sonra meslek edinmesini sağlayacağı için kodlama çok önemli. Çünkü kodlama, bilgisayarın nasıl çalıştığını bilen, bilgisayarı ne yapması gerektiğini onun dilinden anlayacak şekilde çeviren bir proses. Bu prosesin ne olduğunu bilirseniz bilgisayara ve yazılıma çok iyi hükmedebilirsiniz. Böylelikle bilgisayar dünyasında üretici olabilirsiniz. Yani sosyal medyayı, internet bankacılığını sadece kullanan değil onu üreten kişiler olabilirsiniz. Kodlama, en önemli 21. yüzyıl yetkinliklerinden biri.

Peki, herkesin kodlama öğrenmesine gerek var mı?

Trigonometriyi öğrenmek nasıl bir temel bir matematik eğitimi içerisine girdiyse, sosyal bölümlerde okusanız bile trigonometri öğrenmeniz gerekiyorsa aynı mantıkla kodlamanın da herkes tarafından öğrenilmesi gerekiyor. Sanıldığı kadar korkutucu, sıkıcı değil. Herkesin kodlama bilmesi mesleğinden bağımsız olarak önemli. 21. yüzyıl insanların tek bir meslekle idare edebilecekleri bir yüzyıl değil. Kodlama birden fazla mesleğe geçiş için de önemli.

Kodlama için ideal yaş nedir?

Farklı görüşler var. Algoritmik düşünceyi edinmek için okul öncesi 4-6 yaş. Kodlama için ise okuma yazmayı öğrendikten sonra yani 7-8 yaşlarında başlanabilir. Bu yaşlardan itibaren oyun yoluyla kodlama öğrenmenin ideal bir çerçeve olduğunu görüyoruz.

Dünyada kodlama eğitimi hangi noktada?

Finlandiya, İngiltere, Güney Kore, İrlanda kodlamayı müfredatına alan ülkeler arasında. Finlandiya’da bölgesel ve okulsal farklar var. İngiltere’de 10 yaştan itibaren verilmeye başlanıyor. Güney Kore’de 9-10 yaşlarında veriliyor. En iyi örnek ise Estonya. Orada kodlama zorunlu ders haine getirildi. Liseden mezun olan öğrenciler ileri seviye yazılım yazacak hale geliyor.

Türkiye’de durum nasıl?

Bu bahsettiğim ülkeler ile Türkiye’nin karşılaştırılması çok zor. Sadece Şanlıurfa’da 700 bin öğrenci var. Bunun 70 bin kadarı Suriyeli. Bütün Finlandiya’da 800 bin öğrenci var. Türkiye’de 20 milyona yakın öğrenci var. Yine de örnek alınması gerekiyor. MEB, kodlamayı müfredata yerleştirmek için çalışmalar başlattı. Ancak MEB’in önündeki en büyük engel öğretmen yetiştirme. Çok masif bir öğretmen yetiştirme programının uygulanması lazım. Şu andaki hızımızla 3-5 yıldan önce fiilen işler hale geleceğini düşünmüyorum. En önemli sıkıntılardan biri de laboratuvarlar. Kodlama tabletle değil klavyeli bir bilgisayarda öğrenilir. FATİH Projesi için çok güzel adımlar atıldı ancak o adımlar atılırken çocukların beraberce bir öğretmen eşliğinde kod öğrenebilecekleri laboratuvarlar ortadan kaldırıldı.

‘Oynarken eğitiyor’

Kodlama eğitimi kapsamında Microsoft neler yapıyor?

“Erken kodlayan yol alır” dedik ve “Minik Parmaklar Geleceği Programlıyor” programını hayata geçirdik. Çocukların bilgisayar karşısında tüketici olmaktan çıkıp üretici konumuna gelmesi amacıyla Microsoft Türkiye, QNB Finansbank ve Habitat Derneği tarafından hayata geçirilen “Minik Parmaklar Geleceği Programlıyor” projesiyle çocukları programlama diliyle tanıştırmayı ve kod okuryazarlığı bilincini yaymayı hedefliyor. Türkiye’nin farklı illerinde 8-12 yaş arasındaki çocuklara, sınıf ortamında 8 saatlik “KODU Programlama Dili” eğitimi veriliyor. Çocukların bilgisayar becerilerini ve analitik düşünme yeteneklerini ilerletmek amacıyla hayata geçirilen projede, 27 ilde 8-12 yaş arasında 11 bin 680 çocuğa eğitim verildi. 20 bin çocuğa kod eğitimi verilmesi hedefleniyor. Ayrıca 2016’da “Çevre ve Ben” 2017’de “Yeni Nesil Turizm” temalı KODU Cup Yarışması’nı düzenledik. Bu yıl da devam edeceğiz.

Fark ettik ki çocuklar inanılmaz oyunlar yapıyorlar. Şanlıurfa’dan bir ekip, Giza Piramiti’ni üç boyutlu modellemiş. Oyunda bir hedef koymuşlar. Siz piramiti öğreniyorsunuz, bir yandan da hedefe ulaşıp puan kazanıyorsunuz. 8 yaşında 3 kız öğrenci de güneş sisteminin tamamını ekoturizm olarak ele almış. Gezegenleri dolaşıp puan toplayabilirsiniz. Tarih, coğrafya, kültür gibi birçok alanda eğitim verilebiliyor. Proje, hem eğitiyor hem oynatıyor. Böylelikle 8-12 yaş arasındaki çocukların kendilerine ait dünyalarını tasarlamalarına imkân sağlıyoruz.

Bunların yanı sıra www.acikakademi.com adresindeki Açık Akademi, Türkiye’nin ilk ve tek ücretsiz uygulama eğitimi veren en büyük sanal kampüsü. Her yaşta bireye online kod yazmayı öğretmeyi hedefliyor. 110 saatin üstünde online video olarak programlama eğitimi ve 240 bin kayıtlı kullanıcımız var. 2012’de açılan Açık Akademi ile 5 yılda 1 milyon kişiye ulaşmayı hedefliyoruz.

Eğitimin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Eski öğretmen modelinde sınıfı öğretmen yönlendiriyor ve her şeyi biliyordu. Öğretmenden öğrenciye giden tek yönlü akış vardı. Ancak şu anda bu geçerli değil. Öğrenci sizin anlattığınız hikâyenin yanlış olabileceğini internetten araştırıp anında karşı çıkabilir. Dolayısıyla öğretmen her şeyi bilen değil her şeyi öğrenciyle yeniden öğrenmeye hazır olan yapıya dönülmesi çok kritik. Türkiye’de en zorlandığımız şey bu olacak. Biz sınıfın beraber projeler gerçekleştirdiği yapıları ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. Bu şekilde Türkiye modeli oluşturabiliriz.

MİLLİYET