Yönetime destek gerek

Fikret Orman’ın şahsını, icraatlarını, yönetimini ve yönetim tarzını, beğenin beğenmeyin bence hepsini bir tarafa bırakarak başkana ve yönetimine tam destek vermek gerekir diye düşünüyorum, ki ben de başkanın bir çok icraatının yanlış olduğu düşüncesindeyim ve de bunları zaman zaman bu köşemde ve Sözcü Gazetesi’ndeki köşemde de dile getirdim, ama tabii kırıp dökmeden.
Yıllardı yapılamayan stadımız yapıldı ve bitti mi? Bitti. İstenilen şekilde çok güzel oldu mu? Oldu. Yıllardır şampiyonluğu bekliyor muyduk? Bekliyorduk. Geldi mi? Geldi. Yönetim geldiğinde uçan kuşa borumuz var mıydı? Vardı. Hacizler yığılmış mıydı? Hem de dibine kadar yığılmıştı. Futbolculara, teknik kadroya borç var mıydı? Vardı o da dibine kadar. Hepsi ödendi bitti mi? Bitti çok şükür. Bu takım 3 yıl deplasman çilesi çekti mi? Çekti hem de nasıl. Buna rağmen eski senelerdeki bazı tesadüfi ve şansla gelen şampiyonlukların aksine bu sene hem oyunumuzla ve hem de bileğimizin hakkıyla şampiyonluk geldi mi? Geldi. Spor ve futbol medyasında 2,5’luktan kurtulduk mu? Kurtulduk, ki bence en önemli olan hususlardan bir de budur.
Şimdi gelelim yapılmasını önerdiğim ağabey tavsiyelerime; geçen seneki takımda en sıkıntılı yerimiz kalecimiz ve en geri göbekteki kişiydi ve sıkıntısını çok çektik. Onun önündeki göbekte Atiba her zamanki gibi harikaydı, yanında Sosa ve Oğuzhan da iyiydiler, hatta zaman zaman onlarda müthiş oynadılar. İleri göbekte de Gomez yine süperdi. Bu bölge takımın omurgasıdır, bunu çok iyi kuran takımlar hep başarıya giderler. Barcelona, R. Madrid, B. Münih, UEFA şampiyonu GS ve M.A.F üçlüsünün yer aldığı o müthiş BJK.
Şimdi bu görünen tabloya rağmen, kale yine emin ellerde değilse, orta göbek bozulduysa hele hele en uç göbekteki kişi gittiyse ve yerine hala birini bulamadıksa ve en önemlisi bu transferler ligin başlamasına rağmen hala bitirilemediyse, burada bence oturup düşünmek ve kendini yargılamak gerekir diye düşünüyorum.
Nitelim Şenol hoca patladı, ama bence pek de iyi yapmadı, hadi patladın, ama sonra “KOVSALAR DA GİTMEM” lafı, kusura bakma hocam size hiç yakışmadı. Benim tanıdığım Şenol hoca kovulmayı değil en ufak bir serzenişte dahi ne tazminat ne başka bir şey demeden bavulunu alır ve gider, zira onuru hey şeyin üstündedir. Esasında hep söylerim “LÜTFEN SAYIN HOCAM, LÜTFEN SAYIN BAŞKAN, ÇOK KONUŞMAYIN, ÇOK EKRANA VE YAZILI BASINA ÇIKMAYIN, AZ VE ÖZ KONUŞUN, ZİRA KONUŞTUKÇA FECİ HATALAR YAPIYORSUNUZ VE TARAFTAR İNANIN EN ÇOK BUNDAN ŞİKAYETÇİ. LÜTFEN S. SEBA’YI ÖRNEK ALIN.” Bu sözlerimi lütfen dikkate alınız. Nitekim Şenol hocam “KEŞKE KONUŞMASAYDIM DEMEDİ Mİ?” Dedi o zaman başka söze gerek yok bence, inşallah hata anlaşılmıştır.
Netice olarak eksik yerlerimize geç de olsa gerekli takviyeler yapıldığı takdirde bu takım 45 bin kişilik o muhteşem stadında, o muhteşem seyircimizle yine lig şampiyonluğunun en büyük adayı olur, ama aksi olursa 4-1’lik Alanyaspor galibiyetine rağmen mutlu olmayan seyircisine yine eskilerdeki gibi saç baş yoldurur. Temennim inşallah hırslı, göz zevkimizi tatmin eden ve bol gollerle, bol puanlar alarak taraftarını coşturan bir BJK seyretmek. İyi temennilerimiz ve dualarımız onlarla.
Sağlıklı ve mutlu günler.