AKTÜEL: Paraya bakışınız, davranışınız nasıl?

Para Koçu Pelin Narin Tekinsoy bizlere paranın sadece kazanmaktan ibaret olmayıp, aynı zamanda paranın kullanımının, sosyal ilişkilerimizle nasıl bağlantılı olduğunu anlatıyor. Parayı aynı bir insanla anlaşmak gibi düşünün, kendinizi severseniz parada sizi sevecektir! ”
Para koçluğu nedir?
Daha çok, kişilerin duygularıyla nasıl para
kullandıkları ile ilgilidir. Para harcama alışkanlıklarımız,
alışkanlıklarımızın sonucunda sergilediğimiz
parasal davranışlar neler, bu duruma Para
Koçluğu yapılır. Koçluk tam da bu nokta da
etkilidir. Paraya karşı gösterdiğiniz her davranış
modeli, hayatın diğer alanlarına da projekte eden
bir davranış modelidir. “Hayatımda para akışı
ile ilgili neyi değiştirmek istiyorum?” sorusunun
cevabı, Para Koçluğu’dur, derim. Para danışmanlığı
değildir. Yani çoğunlukla para yatırım araçları ve bunun
yönetimi ile karıştırılıyor. Bu da yeni bir kavram olduğu
için kişiler en yakın tanımını bildiği şeyle kıyaslayarak
kendince cevap bulmaya çalıştığında oluyor.

Paraya bakış açımız neyi belirler?
Kendinize olan davranış şekliniz neyse, para ile olan
ilişkinizde öyledir. Çoğu insan, günlük hayatta detaylara
takılarak konunun özünü yani manayı kaçırır. Aslında
detaylar sadece milyarlarca olasılıklardan biridir ve
genel sonucu değiştirmeyecektir. Bu sebeple paraya
bakış açınız, dünyaya bakış açınızla aynıdır. Kısıtlı
mı, koşullu mu, sınırlı mı, mış gibi yaşam anlayışımı,
olduğundan fazla göstermek mi?
Para ile ilgili sorun yaşamamak için ne yapmalıyız?
Kendinizi sevin! Kendinizi sevdiğinizde para da
sizi sever. Aynı biriyle anlaşmak gibi düşünün.
Siz birisini severseniz sürekli onla olmak ve
vakit geçirmek istersiniz, sevmediğinizde de
olabildiğince uzaklaşmak. Olanı olduğu gibi kabul
edin! Önyargılarınızdan arının. O zaman ne kimseyle
sorun yaşarsınız ne de beklenti içine girersiniz. Aynı
para ile ilgili beklenti içine girmeniz gibi; örnek verecek
olursak “param olsa, seyahate çıkarım”, para gelse,
spora giderim”, “para ile sağlığıma dikkat ederdim!”
gibi. Yani sahip olduklarınızla en iyisini yapın.
Bu miktarı küçük olduğunu düşündüğünüz para dahi
olsa!
Koçluğun her türünü duyduk ama Para Koçluğu’nu
duymadık, neden Para Koçluğu?
Koçlukta branşlaşma, bireylerin
toplumdaki ihtiyaçlarını gidermek için ortaya
çıkmıştır. Kariyer de başarı isteği,“Kariyer
Koçluğunu”; İlişkilerin de mutlu olmak ve sağlıklı
ilişkiler kurmak için “İlişkiler Koçluğu”; Kurumların
bulundukları konumdan, olmak istedikleri konuma
gelmeleri için, “Kurumsal Koçluk”, vb. şekilde ihtiyaç
dâhilinde ortaya çıkmıştır. Günümüzde en
önemli ihtiyaçlardan biri de paradır. Para
kazanmak! Ve tabii ki, onu nasıl kullandığımızla ilgilidir.
Bu sebeple Para Koçluğu sadece para değil, ilişkiler ve
kariyeri de içermektedir. En yakın yere bile giderken
yanımıza almaya ve taşımaya ihtiyaç duyuyorsak,
neden para çalışmayayım diye düşünerek 2008
de yola çıktım. Araştırdığımda Dünya’nın çeşitli
yerlerinde para koçluğu yapıldığını gördüm.
“Para mı? Aşk mı?” diye sorar insanlar. Aslında neyin
hesabı bu?
Bu soruya ilk önce aşk ya da ilk önce para diyenler
olacağı gibi her ikisi de aynı anda gereklidir diyenler
de olacaktır. Genel olarak baktığınızda, birey her
türlü ilişkisinde, kendini güvende hissetmek ve
mutlu olmak ister. Eğer bu özel bir birliktelikse her
şeyden ve herkesten daha çok, ilişkisine güvenmek
ve mutlu olmak ister. Bir de insanın doğası gereği
temel ihtiyaçları vardır ki; bunlar barınma, korunma ve
beslenmedir. Korkmadan yani güvenerek; barınmak,
korunmak ve beslenmek isteriz. Ve ortada para
olmadığında da yani hiç paranın icat edilmediğini
de düşünecek olursak gene en basit sebeple en
temel ihtiyaç olarak önce aşk (sevmek ve sevilmek)
sonra para gelir. Bireysel eğitiminiz ve yargılarımıza
göre de Para’ya ve Aşk’a olan davranış, bakış
kısacası öğrenilmiş bilgilerimizde zaman içinde de
şekillenmektedir. Bazen farkında olarak, bazen de
farkında olduğumuzu zannederek! Aslında ne kadar
çok sevdiğimizin ve sevildiğimizin hesabı olarak görür
ve anlarız.
Napolyon bile ‘para para para’ demiş tarihe geçmiş
bunu derken size göre ne demek istemiş?
O zaman ki tarih akışındaki siyasal süreçleri ve paranın
yaptırım gücünü görerek söylemiş olabilir (!)
Herkes paranın peşinde ama insanlar en kötü sözleri
para için kullanıyorlar, genelde para ile kavga
ederler. Bu nasıl çelişkidir? Hem parayı isteyip hem
paraya kötü davranmak neyi gösterir?
Bu tavır ve tutum aslında kişinin kendisini
ifade etme şekillerinden biridir ve aynı
zamanda bir süreçtir. Paraya nasıl
sesleniyor veya davranıyorsak, kendimiz ile
ilgili projeksiyonu yansıtırız. Tabii ki bu durumda
biraz da beynin fiziksel işleyişini, yani yapısını bilmek
gerekebilir. Bununla birlikte bireyin olaylara karşı
gösterdiği duygusal reaksiyonlar da önemli çünkü
farkında olmadan bu duygusal tavır ile para harcama
dürtüsünü geliştiriyor veya tam tersi olarak zayıflatıyor
da olabiliriz. Nasıl diye sorabilirsiniz? Hemen gün
içerisinde kullanılan birkaç örneği verebilirim. “Bu iş
için… Parayı gömdüm?” cümlesi ne kadar olumlu?
Gömdüğünüz bir şeyden hayır gelir mi? “Uçak biletini
yaktım!” cümlesinde ise gizli bir “parayı ateşe attım”
manası vardır ki, o da neredeyse her daim parayı
çarçur ederim ve hiçbir işime yaramaz anlamına gelir.
Para Koçu olarak Türkiye’de ilksiniz. Bunu
geliştirmeyi düşünüyor musunuz?
Evet. Dünya da aynı konuda çalışanların neler
yaptığına da takip ederek devam ediyorum.
Para Koçluğu eğitimi almamız sizden mümkün mü?
Temel Koçluk eğitimi aldıysanız veya hale
hazırda koçluk hizmeti veren ve çalışma konularınıza
bir yenisini daha eklemek istiyorsanız, ICF
(International Coach Federation) onaylı, Para Koçluğu
Sertifika Programına katılmanızla mümkün. Bunun
dışında Para ile ilgili seminerler ve sohbetlere de
www.pelinnarin.com adresinden takip ederek
katılabilirsiniz.
Pelin Narin Tekinsoy’un Paraya bakışı,
davranışı nasıl?
Hayallerimi gerçekleştirmeme yardımcı olan en güzel
yardımcım, hayatımı kolaylaştırıcı aracım diyebilirim.
Para ile kendi değerimi nasıl konumlandırabilirim?
Para kimseye değer katmaz. Kişi kendi değerini kendi
yaratır. Aynı bir elbisenin, kişinin üzerinde değer
bulması gibi. Yani sizin bir elbiseyi pazardan ya
da CHANNEL den almanız değil onu nasıl taşıdığınız
önemlidir. Onu nasıl değerli kıldığınız, içten gelen bir
durumdur. Para da aynen böyledir. Eğer kişinin hal ve
tavrı yani davranışları dengesiz, samimi değil ve bir
oyun üzerine kurguluysa, sahip olduğu para miktarı ne
olursa olsun, kişi kendine verdiği değer ölçüsünde
rezil de olabilir, vezir de. Kısa, net ve ilk olarak, kişinin
kendine değer vermesi gerekir. Söz de “ben değerliyim
“ değil, öz de “ben değerliyim” şeklinde olarak. Rol
yapmadan, üzerine yapışmadan, kendini hiçbir yerde
“ben buradayım” tavırları ile göstermesine gerek
kalmadan! Çünkü elmas da kömür den dönüşür.