EKONOMİ: Mehmet Şimşek’ten Rusya açıklaması

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ABD’nin başkenti Washington’da Siyaset,Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın Washington Ofisi’nin (SETA-DC) düzenlediği Insight Turkey: 5.Yıllık Konferansı’na katıldı. Şimşek, gerçekleştirdiği sunumla Türkiye’nin son yıllarda yakaladığı ekonomik başarıya dikkat çekti. Yükselen piyasa dönemlerinin son 10 yılda yüksek derecede sermaye ve yatırım yaptığını ancak bu dönemin geride kaldığını söyleyen Şimşek, ülkelerin iyi durumda olmadığını, Yükselen Finans’ın tahminlerine göre yükselen piyasa ekonomilerinin yaklaşık 350-400 milyar dolar, Türkiye’den de yaklaşık 10 milyar dolar net sermaye çıkışı olduğunu belirtti.
Türkiye’de çalışan sayısının yüzde 1,7 artış gösterdiğini bildiren Başbakan Yardımcısı Şimşek, AB ve OECD ülkeleri arasında bu rakamın düşük kaldığını ve reformların yapılmasının siyasi bir zorunluluk olduğunu söyledi. Gelecek 3-6 ay arasında reformların meclise gönderileceğini söyleyen Mehmet Şimşek, AB ülkelerinde 2007 yılından bu yana 2 milyon kişi işini kaybederken, Türkiye’nin 7 milyon iş yarattığını belirtti. 2015 yılında Türkiye’nin neredeyse denge seviyesinde gerçekleştirildiğini ve sıfıra yakın bütçe açığı başarısını kurumlaştırmak istediklerini ifade etti. Vergi gelirinden eğitime yüzde 25’inin ayrıldığını aktaran Şimşek, 20-30 yıl sonra eğitime yapılan yatırımların sonucunun alınabileceğini söyledi. Yeni temyiz mahkemeleri oluşturulacağını kaydeden Şimşek, böylece Yargıtay’ın yükünü hafifletmeyi amaçladıklarını kaydetti.
Son yıllarda Türkiye’ye yönelik piyasa algının yükselen piyasa ekonomileri gibi kötüleştiğini ifade eden Şimşek, Türkiye gerçeğinin daha iyi durumunda olduğunu aktardı. Başbakan Yardımcısı Şimşek, son yıllarda reform ajandası için sıkı çalıştıklarını ve hazırlanan reform paketlerinin gelecek günlerde meclise ulaşacağını söyledi. Gerekmesi durumunda meclisin yaz döneminde tatile girmek yerine reform paketlerini geçirmek için çalışmaya devam edileceğini sözlerine ekledi.
Sunumunun ardından kendisine yöneltilen sorulara yanıt veren Şimşek, İran’ın küresel sisteme dahil olmasının Türkiye’nin de yararına olacağını belirtti. Türkiye-İsrail ilişkilerine de değinen Şimşek, ilişkilerin iyileştirilmesi konusunda önemli ilerleme kaydedildiğini ve bir anlaşmaya ulaşılabileceğini ümit ettiğini kaydetti. Bu konuda başarılı olmanın hem Türkiye’nin yararına olacağı gibi uluslararası toplumun da çıkarlarına olacağını aktaran Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye-İsrail ilişkilerinin iyileştirilmesine yönelik çabaların, Ankara ve Moskova arasında yaşanan gerilim nedeniyle yürütülmediğini, aksine çabaların daha öncesinde sürdürüldüğünü sözlerine ekledi.
Türkiye’nin enerji yönünden bir ülkeye bağlı kalamayacağını belirterek açıklamalarına devam eden Şimşek, tek ülkeye bağlılığın riskli olduğunu ve bu konuda her zaman çeşitliliğin daha akla uygun olacağını bildirdi. Başbakan Yardımcısı Şimşek, Rusya’nın yaptırımlarının Türkiye ekonomisine çok fazla olumsuz etkisi olmayacağını belirterek, iki ülke arasındaki ticaret hacminin son dönemlerle yaşanan gerilimden daha önce düşmeye başladığını ve iki ülke arasındaki çekişme nedeniyle ticaret hacminde yaklaşık 3,1 milyar dolarlık bir düşüşün yaşanabileceğini söyledi. Şimşek, Rusya’nın ekonomik sorunları nedeniyle Türkiye ve Rusya arasındaki ticaret hacminin azalma gösterdiğini ifade ederek, Rusya’ya satılan ürünlerin diğer ülke pazarlarına kolaylık satılabileceğini bildirdi.
Uzun süredir dünya gündeminin de ilk maddeleri arasında yer alan mülteci sorununa değinen Şimşek, Suriyeli sığınmacıların Türkiye için yük olmadığını söyledi. Sığınmacıların memnuniyetle karşılandığını dile getiren Mehmet Şimşek, açık kapı politikasının devam ettiğini ve Suriye krizinin çözülerek insanların eski hayatlarına döndüklerini görmek istediğini belirtti. Türkiye’nin çoğunluğu Suriyeli ve Irak’tan gelen 2,5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yaptığını hatırlatan Başbakan Yardımcısı, uluslararası toplumun bu konudaki yetersizliğini ifade etti.
Kürtlerin Ortadoğu’daki geleceğine dair soruyu yanıtlayan Şimşek, bölgede yaşanan karışıklıkları hatırlatarak, Türkiye’deki en iyi geleceğin Avrupa’nın bir parçası olan demokratik, hoşgörülü bir Türkiye olduğunu ve bu durumunda hem Kürtler hem de herkes için en iyisi olduğunu vurguladı. Çözüm sürecinin birkaç yıl önce başlatıldığını hatırlatan Başbakan Yardımcısı Şimşek, Güneydoğu’da ekonomide büyüme yaşandığını fakat son günlerde şiddet olaylarının yeniden başladığını belirtti. Şimşek sorunun teröristlerin yok edilmesiyle çözülebileceğini düşünmediklerini belirterek çözümün daha demokratik bir Türkiye etmek olduğunu sözlerine ekledi. “Suriye’deki durum farklı olsaydı Ortadoğu’da başka şeylerden bahsediyor olabilirdik” diyen Mehmet Şimşek, demokratik ülkelerin şiddet istemediğinin altını çizerek, şiddetin olduğu yerde temel hakların kullanılamayacağını vurguladı.
Bölgede Irak ya da başka ülkenin bölünmesini kimsenin konuşmadığını söyleyen Şimşek, Ortadoğu’da mezhep ya da etnik temelli olaylardan çok çektiğini kaydederek sorunun şiddet yerine diyalog ve reform ile çözülebileceğini ifade etti. Terör örgütü PKK’nın sunulan fırsattan yaralanmak yerine silah depoladığını, militan topladığını belirten ve şehir merkezlerini işgal etmeye çalıştıklarını aktaran Şimşek, “Şimdi bu olayla başa çıkmamız gerek” dedi.
Başbakan Yardımcısı Şimşek’e konferans sırasında Kürt kökenli bir gazeteci tarafından Kürtlerin Ortadoğu’daki geleceğine dair soru soruldu. Şimşek, muhabirin sorusunu yanıtlamadan önce kendisiyle Kürtçe konuştu. Şimşek, gazeteciye Kürtçe bilip bilmediğini sorduktan sonra Kürtçe olarak kendisinin de Kürt kökenli bir Türk vatandaşı olduğunu ifade etti. Şimşek, daha sonra muhabirin sorusuna İngilizce olarak yanıt vermeye devam etti.