SAYI 258

Ev ev ziyaret ediyorlar
Cumhuriyet Halk Partisi, yeni yılı vatandaşların evlerinde karşıladı. CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, partililerle birlikte, Kurtuluş’ta ve Kağıthane’de yaşayan aileleri ziyaret etti, yeni yıllarını kutladı. CHP’lilerin yeni yıl ziyaretlerinde ilk durak, Kurtuluş’ta Songül – Kamer Güngören çifti oldu. Çiftin yeni yılını kutlayan CHP’liler, beraberlerinde getirdikleri gıda ve giyim malzemelerinden oluşan yeni yıl hediyelerini aileye verdi. CHP’lilerin bir sonraki durağı ise yine Kurtuluş’ta yaşayan Gökmen ailesi oldu. CHP heyeti, hasta yatağında tedavisi devam eden ailenin reisi Mesrup Gökmen’e geçmiş olsun dileklerini ileterek bir süre Gökmen ailesine misafir oldu. Mesrup Gökmen ve ailesiyle sohbet eden ve sorunlarını dinleyen CHP’liler, yeni yıllarını kutladıkları aileye de içinde gıda ve giyim malzemeleri bulunan hediye paketlerini sundu. Vatandaşlar ziyaretlerden memnun kaldıklarını belirttiler.
Beşiktaş’ta rehine krizi
Beşiktaş’ta Çarşı’da boşanmak için dava açan ve kendisi hakkında mahkeme tarafından hakkında evinden ”Uzaklaştırma” kararı aldıran karısını silahla rehin alan koca, Özel Harekat Polisleri’-nin desteğiyle düzenlenen operasyonda ikna edilerek gözaltına alındı. Sinanpaşa Mahallesi Köyiçi Sokakta, kendisinden boşanmak için dava açan ve aile mahkemesi tarafından evine ‘300 metre yaklaşmama’ tedbir kararı aldıran eşi Zeliha Sarı’yı (25) takip eden Serkan Sarı (27), karısını silahla rehin alınca polisler devreye girdi.
Dolmabahçe’de trafik kazası!
DOLMABAHÇE- Caddesi’nde birbirine giren üç araç trafiği felç etti. Burhan Eser Demireğer (30) yönetimindeki 34 UD 2854 plakalı araç, karşı yönden gelen Yasin Oğuzorhan idaresindeki 34 GH 3568 plakalı panelvan tipi araca yandan çarptı. Direksiyon hakimiyetini kaybeden Demireğer’in kullandığı araç savrulurken, Lara Cansever idaresindeki 34 GGP 33 plakalı ciple çarpıştı. Demireğer’in hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi.
Beşiktaş’ta şok tutuklama kararı
BEŞİKTAŞ- Eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ, İnternet Andıcı Soruşturması kapsamında, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde tutuklandı. 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Başbuğ, “Silahlı terör örgütü yöneticisi olmak ve cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçları ile tutuklandı. Başbuğ, “Takdir Türk milletinindir” dedi.
Minibüs bariyere çarptı: 4 yaralı
BEŞİKTAŞ- Sarıyer hattında çalışan minibüs bariyerlere saplandı. Kazada minibüs sürücüsü ile birlikte 4 kişi yaralandı. Kaza, Büyükdere Caddesi Maslak Tem Otoyolu Kavşağı’nda meydana geldi. Sarıyer – Beşiktaş hattında çalışan Servet Baltuk yönetimindeki 43 M 1683 plakalı minibüsdeki yaralılar Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.
Ortaköy’e yakıştı!..
Beşiktaşlılar, 2012 yılına, Ortaköy Meydanı’nda eğlenerek coşku içinde girdi. Aralıklarla yağışın olduğu kentte, yılbaşı için özel olarak ışıklandırılan ve süslenen Ortaköy Meydanı, 2011 yılının son gününde akşam saatlerinden itibaren yoğunlaşmaya başladı. Saatler gece yarısına doğru ilerledikçe hafta sonu kalabalığına yılbaşı yoğunluğu da eklendi.
Beşiktaş Belediyesi’nin düzenlediği yılbaşı partisi saat 21:00’da Ortaköy Meydanı’nda başladı. Binlerce İstanbullu Ortaköy Meydanı’na kurulan sahnedeki dj performansı eşliğinde gece geç saatlere kadar eğlendi. Vatandaşlar, meydana kurulan standlar sayesinde ücretsiz ikramlardan da yararlandı.
Her yerin ışıl ışıl olduğu meydanda platformda dj performansı da oldukça dikkat çekiciydi. Kutlamaya katılanlar müzik eşliğinde neşeli bir şekilde yeni yıl coşkusunu yaşadı. Işık ve lazer şovlarını izleyen Beşiktaş Kentlisi aynı zamanda Boğaz’daki havai fişek gösterilerini de ilgiyle takip etti. Beşiktaş Belediyesi’nin yılbaşı nedeniyle süslediği Ortaköy, Levent, Beşiktaş Meydanları, Beşiktaş Çarşısı ve ana arterler yeni yılın ilk günlerinde de ışıl ışıl olmayı sürdürmüştü.
2011 yılında yaşanan sıkıntılar sonrasında yeni yılın yeni umutları da beraberinde getirmesi temennisiyle birlik ve beraberlik çağrısı içeren yeni yıl kutlamaları, Beşiktaş’ta adeta kentlilerin yüzünü güldürdü. Kutlamalar öncesinde Beşiktaş Belediyesi titizlikle hazırlıklarını tamamladı. Kutlamalar öncesi Beşiktaş Belediyesi’nden yapılan açıklama şöyleydi:
“Ülke olarak çok da iyi bir 2011 geçirmedik. Özellikle afetler ve terör olayları nedeniyle bir çok vatandaşımızı kaybettik; büyük acılar yaşadık. Beşiktaş Belediyesi ve Beşiktaş Kentlileri büyük bir dayanışma içinde felaket bölgelerinin acılarını paylaşmaya, vatandaşlarımızın yaralarını sarmaya çalıştı. Artık yeni bir yıl bizi bekliyor. Kötü haberler duymak yerine, bir arada, sağlıklı, mutlu bir yıl geçirmek istiyoruz. Bu nedenle Beşiktaş’ın tüm meydanlarını, caddelerini süsledik. Beşiktaş, Beşiktaş Köyiçi, Ortaköy ve Levent Meydanları, Kuruçeşme, Arnavutköy, Bebek, Nispetiye Caddeleri ışıl ışıl oldu.”
“Sağlık ihmale gelmez…”
Beşiktaş Belediyesi sağlık konusunda Beşiktaş kentlisini bilgilendirme çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Bugüne değin yürüttüğü sağlık çalışmaları içinde insan sağlığını olumsuz etkileyen unsurları ele alan konferanslar, bilgilendirme toplantıları ve sağlık kuruluşları iş birliği ile muayene ve tanı konusunda hizmetlerin gerçekleştirilmesinde desteklerini göstermeyi sürdürüyor. Verem Haftası nedeniyle Beşiktaş Belediyesi bu konuda kentliyle bildiri paylaştı. Halk sağlığı konusundaki hassasiyetinde Beşiktaş Belediyesi ilçede astığı afişlerle de sağlık konusundaki duyurularına devam ediyor. 10 günden fazla öksürüğün sürmesi halinde Verem Savaş Dispanseri’ne gidilmesi gerektiği konusunda da uyarıda bulunuyor. Akciğer hastalıklarının sıklıkla görüldüğü şu dönemde özellikle öksürüklerin uzun sürmesi dikkat çekici unsurlardan bir tanesi olarak görülüyor.
Nehar Tüblek anısına…
Nehar Tüblek Karikatür Yarışması’nın bu yıl 17.si düzenleniyor. 6 Mart 1995 tarihinde vefat eden, ömrünü karikatüre adamış değerli sanatçılardan Nehar Tüblek adına, Beşiktaş Belediyesi ile Karikatürcüler Derneği tarafından düzenlenen karikatür yarışmasının bu yıl on yedincisi gerçekleşecek. Beşiktaş Belediyesi’nden konusu “Serbest” olan yarışma ile ilgili çağrı resmi internet sitesinde şöyle yer alıyor: “Hem değerli karikatürcü Nehar Tüblek’i anmak hem de karikatür sanatının yaygınlaşmasını sağlamak için sizleri bu yarışmaya katılmaya çağırıyoruz.”
Ödüller şöyle sıralanıyor: “Birincilik Ödülü: 3.000 TL. İkincilik Ödülü: 2.500 TL, Üçüncülük Ödülü: 1.800 TL, Adet Mansiyon: Her biri 1.000 TL, Beşiktaş Belediyesi Onur Ödülü: 1.500 TL.”
Yeni yılda yeni umutlar
Mahalle turumuzun yeni durağında yeniden Balmumcu Mahallesi sakinlerinin konuğu oluyoruz. Mahalle için sadece mecaz anlamda değil gerçek anlamda da ‘sakin’ tanımını kullanmak mümkün. Balmumcu Mahallesi konumu itibariyle, ticari işletmelerin yoğun olduğu özellikle 1990-1997 yılları arasında işyerlerinin sayısının hızla artması nedeniyle, 10 bine varan nüfusun üzerindeki yerleşik nüfusu 3000’lere gerilemiş bir yer olarak karşımıza çıkıyor. Askeri yerleşimlerin yoğun olduğu mahalle, düzenli kentleşmenin örneklerini de içinde barındırıyor.
Mahallenin tarihçesi 1877 – 1878 yılları arasında yaşanan ve 93 Harbi denilerek adlandırılan savaşa kadar dayanıyor. Osmanlı – Rus Savaşı’ndaki yenilginin yarattığı göç dalgasının İstanbul’daki etkisinin bir sonucu olarak Dikilitaş’ta bir göçmen mahallesi şeklinde oluşmaya başlamış. Onu 20. yy başında Balmumcu Çiftliği’nin bir bölümünün iskanâ açılmasıyla oluşan Balmumcu Mahallesi izlemiş. Barbaros Bulvarı üzerinde Yıldız’la Zincirlikuyu kavşağı arasında kurulu mahalle olarak biliniyor. Bugünkü Balmumcu Mahallesi’nin bulunduğu yerde II. Mahmut döneminde (1808-1839) aynı adla anılan bir çiftlik bulunuyordu. Bölgenin çehresini tümden değiştiren Balmumcu Kasrı denilen köşk daha sonra Abdülaziz döneminde yapılmış. II. Mahmut döneminde sokak ve bahçelerin mumlarla aydınlatılmaya başlanmasından sonra, mum imalatı yapılan Balmumcu Mahallesi’nde sakinler, şimdilerde elektrik kesintilerinden şikayetçi. Barbaros Bulvarı’nın açılmasından sonra 1960’lı yıllarda mahalle yoğun yapılaşmanın etkisine girmiş. Balmumcu’yu da her mahalle turumuzda olduğu gibi önce muhtarına ardından da mahallede yaşayan sakinlerine sorduk.
YENİ YIL BEKLENTİLERİ
Yeni bir yıla girilmesinin ardından beklentilerini sorduğumuz Balmumcu Mahallesi Muhtarı Cüneyt Doğan, “2012 yılında muhtarlıklarla daha fazla ilgilenilmesi gerektiğini düşünüyorum. Muhtarlık olarak ihtiyaçlarımız bulunmakta. Yollarımız bozuk ve yollarımızın yenilenmesi gerekir. Mahalle sakinlerimiz bu konu ile ilgili şikayetlerini sık sık dile getiriyorlar. Kaldırımlarımızın ve yollarımızın çukur olması özellikle yağmur yağdığı zamanlarda vatandaşlarımızı çok zor durumda bırakıyor. Geçen sene içerisinde pek birşey yapılmadı ama bu sene için beklentilerimiz var” dedi.
BAZ İSTASYONUNA ÇÖZÜM
Mahallelerinde kurulan baz istasyonu hakkında da konuşan Cüneyt Doğan, “Mahallemizde bulunan baz istasyonundan mahalle sakinlerimiz şikayetçi. Baz istasyonu yolun neredeyse ortasına konulmuş vaziyette. Ayrıca bu baz istasyonları sürekli olarak bir artış sağlamakta. Biz mahalle sakinlerimizin beklentilerini ilgili kurumlara iletiyoruz. Karşılığında çözümleri bekliyoruz. Ancak 2011 yılı için pek bir çözüm sağlandığını söyleyebilmem mümkün değil. Vatandaşlarımın dileği sorunlarının bir an evvel çözülmesi. Vatandaşlarımız mahallesinin orta yerinde baz istasyonu istemiyor. Yolda yürürken üstünün başının çamur olmasını istemiyor” dedi.
ACİL İHTİYAÇ
Mahalle sakinleri ise mahallerinde bulunan parkın yanıbaşına bir tuvalet yapılması gerektiğini dile getirirken, “Mahallemizin bazı yerlerinde asfaltla ilgili ufak tefek problemlerimiz var. Bunun yanı sıra en önemli sorunlardan bir tanesi trafik olarak karşımıza çıkıyor. Keşke mahallemizin daha fazla yeşil alanı olsa. Bazı kaldırımlarımız da iyi değil. Ağaçlandırma çalışmaları mahallemiz için çok önemli bir gelişme ancak budama çalışmalarının daha düzenli olarak yapılması mahalle sakinlerimizin istekleri arasında yer alıyor. Bunun yanı sıra elektrik ve su kesintisi de yaşandığı günler de oluyor. Mahallemize acilen bir tuvalet yapılması gerekir” diyorlar.
Kentli ne diyor neler istiyor?..
“Baz istasyonları acilen kaldırılsın”
Mahallle sakinleri görüşlerini bildirirken mahalleye elbirliği ile sahip çıkılması gerektiğini savunuyorlar. “Balmumcu Mahallesi işyerleri ile anılan bir mahalle konumuna geldi” diyen bazı vatandaşlar ise mahallenin daha hareketlenmesi için yeni yılda çalışmalar yapılması gerektiğini de dile getiriyorlar. Mahalleyi orada yaşayan sakinlerine sorduk ve yeni yılda mahalleleri için beklentilerini dinledik.
YOL ORTASINDA: “Yolun ortasında duran bir baz istasyonumuz bulunuyor. Bu durum zaman içerisinde sağlık sorunları da yaratabilir. Bir an evvel bu konuya bir çözüm bulunması gerektiği kanısındayım.” Kadir Avcı.
BÖYLE OLMASIN: “Mahallemizde yolun ortasına kurulan Baz İstasyonu’nun sağlığımızı tehdit ettiğine inanıyoruz ve bu istasyonun kaldırılmasını istiyoruz. Bunun için mahalle sakinlerimizle birlikte bir dilekçeye imzalarımızı da attık.” Tuncay Özbilgen.
HEPİMİZİN İSTEĞİ: “Mahallemizde çok güzel bir parkımız var ve ben bu parka sahip çıkıldığı için çok memnunum. Ancak vatandaşlarımızın ortak isteği buraya bir tuvaletin yapılması yönünde. Yeşil bir alanımız var, vatandaşların duyarlılık göstermesi çok güzel.” Kudret Nallıoğlu.
GÜVEN İÇİNDEYİZ: “Mahallemizde duyarlı insanlar olduğu için güven içindeyiz. Mahalle sakinlerimiz en ufak bir güvenlik sorununda polisimizi arıyor. Onlar da hemen koşup geliyorlar. Polisimizin yanımızda olması çok güzel.” Gökhan İncekara.
İŞYERLERİ ÇOĞALDI: “Mahallemiz çoğunlukla konut alanı idi ancak zaman içerisinde buraları işyerleri ile doldu. Konutu olanlar işyerlerinden biraz rahatsız olabilir. Ama esnaf ve çalışanlar açısından bu durum biraz daha olumlu karşılansa gerek.” Nazım Uçkan.
SAHİP ÇIKALIM: “Mahallemizde bulunan parkımızın çok güzel bir çeşmesi var ancak bu çeşmeden su akmıyor. Varolan güzelliklere el birliği ile sahip çıkılması gerekmektedir. Mahallemizi hepimizin koruması gerekir.” İlker Nallıoğlu.
HATLAR YENİLENMELİ: “Elektrik trafosundan kaynaklanan bir problemden dolayı zaman zaman elektriklerimiz kesiliyor. Bu sıkıcı bir durum yaratıyor. Bunun yanı sıra su kesintileri de yaşanıyor mahallemizde.” Ayşe Türkereli.
MAHALLEMİZ GÜZEL: “Beşiktaş’ın içerisinde sessiz sakin bir mahalleyiz. Mahallemizin böyle olmasının hem avantajları hem de dezavanatajları var. Ama her ne olursa olsun bizim mahallemiz güzel bir mahalle.” Ahmet Ozanlı.
EKSİKLER AZALSIN: “Yeni yıla yeni umutlarla girmek istiyoruz. Mahallemiz bundan sonra daha da güzelleşir. Elbette eksiklerimiz var ama yeni yılda bu eksikliklerin azalmasını istiyoruz.” Arif Öztürk.
Bu Hamlet oldukça farklı
William Shakespeare’nin sevilen oyunlarından “Hamlet”, Ortaköy Kültür Merkezi’nde ziyaretçilerini ağırlayacak. Afife Jale Sahnesi’nde farklı bir oyun daha tiyatroseverleri bekliyor. Yeni yılın ilk ayında “Buluşma Hamlet” adlı oyun, Ortaköy Kültür Merkezi’nde sahnelenecek. 21 Ocak 2012 tarihinde Saat: 20:30’da tiyatroseverleri karşılayacak olan oyunla ilgili bazı detaylar ise şöyle: “Tüm acılara ve acımasızlıklara rağmen hayatta kalmak mı zor, yaşanabilecek onca güzelliğe rağmen hayattan vazgeçip kurtuluşu bıçağın ucunda aramak mı?..
Kaleme alındığından bu yana geçen 400 yıla rağmen Hamlet’in güncelliğini asla yitirmeyen bir öykü olmasının sırrı, belki de insanlığın böylesine temel bir sorununa odaklanmasından kaynaklanıyor. Cinayet, ölümün getirdiği büyük kayıp hissi, ihanet, açgözlülük, entrikalar ve sanrıların heyecanı içinde akan oyun, SATGE tarafından geliştirilen “Buluşma Hamlet” Projesi kapsamında çağdaş bir solukla sahneye taşınıyor. Dinamik akışı ve keskin anlatım diliyle sadeleşirken yoğunlaşan benzersiz bir Hamlet okuması olan ‘Buluşma Hamlet’in çarpıcı koreografisi ve göz dolduran görselliğiyle seyircilerinde iz bırakması amaçlanıyor.
İncelikle kurgulanan sahne matematiği, etkileyici müzikleri, atmosfer yaratmaktaki başarısı, minimalist dekor ve kostüm tasarımının yanı sıra ‘Buluşma Hamlet’i eşsiz kılan en önemli yapıtaşlarından biri de hiç kuşkusuz oyuncu kadrosu… Yıllardır engelli genç yeteneklerin birer oyuncu olarak yetiştirilmesini sağlayan SATGE, Buluşma Hamlet’te engel tanımayan bu oyuncularıyla profesyonel bir kadroyu buluşturuyor. Ve böylece ülkemizde daha önce yapılmayanı yaparak profesyonel tiyatroda denenmemiş bir sayfa açıyor. “Buluşma Hamlet” üç aşamadan oluşan sekiz aylık ortaklaşa bir emeğin sonunda hayat buldu.”
30 Kasım ve 28 Aralık’ta Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde seyircisiyle buluşan ve oldukça dikkat çeken Buluşma Hamlet oyununda kadroda yer alan isimler ise şöyle sıralanıyor: “Yöneten: Kadir Kandemir. Genel Koordinatör: Sevrin Uysal. Müzik Tasarımı: Jingle Factory. Işık Tasarımı: Zilkifli Özdemir. Kurumsal İletişim Direktörü: Filiz Babalık Aytar. Afiş Tasarımı: Yılmaz Kurt. Fotoğraflar: Osman Nuri İyem.”
Buluşma Hamlet oyununda yer alan oyuncuların isimleri ise şöyle: “Kutay Sandıkçı, Ali Aydın, Elif Yıldız, Gamze Dirlik, Kadir Kandemir, Orhan Kanalp, Remzi Özcan, Tevfik Alakazlı.”
Şiddetli hesaplaşmalar “Cinayet Mahalli”nde!
Birbirinden farklı oyunlar, Ortaköy Kültür Merkezi’nde sanatseverler ile yeni yılın ilk aylarında buluşmaya devam ediyor. 13 Ocak’ta prömiyeri yapılacak olan “Cinayet Mahalli” adlı oyun, Afife Jale Sahnesi’nde tiyatroseverleri karşılayacak. 26 Ocak’ta yeniden Afife Jale Sahnesi’nde Tiyatro Mat’ın sahneleyeceği, farklılığıyla dikkat çeken oyun ile ilgili bazı detaylar ise şöyle: “Tiyatro Mat, sizi cinayetin işlendiği evde bir araya gelen maktül yakınlarının şiddetli hesaplaşmalarına tanık olmaya davet ediyor… Bir silah deler karanlığı, ışığa fırsat vermeden… Dan!.. Bir davetsiz misafir bu kadar kolay değiştirebilir herşeyi işte!.. Maskesizliğe hiç zaman yoktur hayatta!.. Katil kim… Maktül kim… Peki ya, siz kimsiniz?”
Cinayet Mahalli adlı oyunu Emre Aluç ve Güray Baygıner yazdı. Bihter Altay’ın yönettiği oyunun oyuncu kadrosunda yer alan isimler ise şöyle sıralanıyor: “Yeliz Pulat, Sefa Yasin Erkaymaz, Bihter Altay, Arda Karapınar.”
Sıradışı ve interaktif oyun olarak tanımlanan “Cinayet Mahalli” ile ilgili bazı detaylar da şöyle aktarılıyor: “Aynı metin, aynı karakterler ve aynı oyuncular ile bazen tüyler ürpertecek kadar sinir bozucu bazen yerlere yatıracak kadar komik… Siz seçeceksiniz!
Tiyatro Mat 2012 yılına merhaba dediği, iki perdelik ‘Cinayet Mahalli’nde interaktif tiyatro anlayışını yeni bir noktaya taşıyor ve seçimi seyirciye bırakıyor. Bu geceki oyunu ne türde izlemek istersiniz, psikolojik gerilim mi absürd komedi mi? Cinayet Mahalli, klasik gerilim öğeleri taşıyan yapısıyla birlikte, sınırların en uç noktalarında dolaşan karakter ve durumlar da içeren bir tiyatro oyunu… Ve biz de karakterlerimizi o uç noktalardan itip, sınırların öte yanına göndermekten çok keyif alıyoruz…”
Tiyatro Mat ekibi, kendilerini şöyle tanımlıyor: “Tiyatro Mat çalışmalarına Mayıs 2009’da başlamıştır. Topluluğumuzun temeli, yönetmenimiz Bihter Altay tarafından geliştirilen tiyatro eğitim projesiyle atılmış, daha sonra Tiyatro Mat ismiyle Temmuz 2009’da grubumuz kurulmuştur. Hedefimiz geniş kitlelere ulaşmak ve sanatın içine özgünlüğü de katarak farklılıklar yaratmak adına yeni yapıtlar ortaya koymaktır. Grubumuz yeni olmasına rağmen çalışmalarına hızla devam etmekte ve oyuncularımız topluluk çalışmalarının yanı sıra yeni projeler için de çalışmalarını sürdürmektedir.
Büyük bir uyum ve güven duygusuyla oluşmuş grubumuz; kabiliyet, fedakarlık ve emeğini ortaya koyan insanların tiyatro aşkıyla bir araya gelmesiyle çalışmalarına yoğun bir şekilde devam etmektedir. Türkiye’de olmayan oyunculuk tarzlarını denemek için yola çıkan, sanatın bir “show” olduğunu düşünen, görselliğin tüm unsurlarını kullanmayı hedefleyen, özellikle fiziksel devinim metodu üzerinde duran Tiyatro Mat ve yoluna hızla devam ediyor…”
Dünya müziğinin beşiği
Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’ nde yine birbirinden değişik etkinlikler hayat bulmaya devam ediyor. Muhteşem konserlerin de yer aldığı Ocak ayı programında “Seyahatname” adlı eser sergilenecek. 24 Ocak’ta Fulya Sanat Merkezi’nde sanatseverler ayrıcalıklı bir geceyi yine Fulya Sanat’ta yaşayacaklar. İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin çağdaş modern dansın gelişmesi amacı doğrultusunda başlattığı Modern Dans Topluluğu İstanbul Projesi (MDTist Projesi) Evliya Çelebi’nin 400. yıl kutlamaları çerçevesinde “Seyahatname” adlı eserini, yeni yılın ilk ayında da sergilemeye devam ediyor. Evliya Çelebi’nin 17. yüzyılda kaleme döktüğü seyahat gözlemleri üzerine kurulu olan eser, özünü tarihsel Türk kültürel kaynağından alıyor. Kurgu ve koreografisini Beyhan Murphy’nin yaptığı bu yeni ‘Seyahatname’de Elif Şafak’ın aşk, yaşam ve kimlik sorgulayıcı pasajları, Ozan Açıktan’ın çağdaş video anlatımı, Mor ve Ötesi grubunun bas gitaristi Burak Güven’in alternatif rock ve etnik öğeli müziği ile buluşuyor.
İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin sahneleyeceği “Seyahatname” adlı eserde, hayatın müşterek bir yolculuk olduğu olgusundan yola çıkılıyor. Acayip Şeyler, Cambazlar, Bir Değişik Hamam, İnci Dalgıcı, İstanbul’un Tılsımlı Sütunları gibi bölümler ekranda Evliya Çelebi diliyle okunup sahnede hayata geçirilecek. Sahne üzerinde ‘Seyahatname’ yaşamı içerisinde işlenen Türk motifleri yer alacak. Oyunun 1 saat 10 dakika sürmesi bekleniyor ve sahnede 15 dansçı da yer alacak.
Öte yandan Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde İtalya rüzgarı esecek. Müzikseverler yine ayrıcalıklı bir gece yaşayacak . Ricardo Tesi, Fulya Sanat’ta sanatseverleri 19 Ocak’ta kucaklayacak. “Ricardo Tesi ve Band Italiana” adlı programda orkestranın renkli müziği dinleyicilere duygu dolu ve aynı zamanda da neşeli anlar yaşatmayı amaçlıyor.
Dünyanın dört bir yanında konserler veren Organetto’nun diatonik akordeon’un ustası olarak tanınan İtalyan sanatçı Ricardo Tesi bir etnomüzikolog olarak Güney İtalya’nın ve Balkanlar’dan Madagaskar’a Afrika’ya ve Hindistan’a uzanan bir coğrafyanın müzikal geleneklerini araştırırken bir yandan da cazdan ve Nino Rota’nın film müziklerinden etkileniyor. Doğduğu yörenin Toskana’nın geleneksel valsi “liscio”ya bağlılığını hiç yitirmeyen Tesi, kurduğu “Band Italiana” orkestrası ile çok renkli ve rafine bir müziği uluslararası platforma taşıyor.
Müzik şöleninde yer alan isimler ve enstrümanlar şöyle aktarılıyor:
“Ricardo Tesi-Organetto. Claudio Carboni-Saksafon. Maurizio Geri (vokal)-Gitar. Gigi Biolcati-Perküsyon.”
Müzikaller ve konser
Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde yeni yılın ilk günlerinde yine muhteşem konserler sanatseverleri ağırladı. Ocak ayının ilk haftasında usta isimler Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde ziyaretçilerini kucakladı. 5 Ocak’ta gerçekleştirilen konserde; keman ve viyolada Atilla Aldemir, piyanoda ise Cana Gürmen yer aldı.
Program ise şöyle sıralanıyordu: “Giuseppe Tartini (1692–1770) Şeytan Trilleri, keman ve piyano için sonat, sol minör. Larghetto affettuoso, Allegro moderato, Andante, Allegro assai-Andante-Allegro assai. Edvard Grieg (1843-1907) Keman ve piyano için sonat, do minör, op. 45. Allegro molto ed appassionato, Allegretto espessivo alla Romanza, Allegro animato.” Programın ikinci yarısı ise şöyle devam etti: “Aleksandr Glazunov (1865-1936) Viyola ve piyano için “Elegie” sol minor, op.44. Johannes Brahms (1833 – 1897) Piyano ve viyola için “Scherzo”, do minör, Pablo de Sarasate (1844 – 1908) Zigeunerweisen, op. 20, No. 1”
Konserlerin yanı sıra konseptleriyle de farklılığını ortaya koyan etkinlikler Fulya Sanat Merkezi’nde hayat buldu. Çocuk Müzikalleri Serisi “Mozart ve Perileri”, 7 Ocak’ta sanatseverlere apayrı bir gece yaşattı. Mozart ve Perileri, çocuklara yönelik, klasik müziği sevdirme ve ünlü bestecileri tanıtmak amacıyla hazırlanmış dramatik bir kurguyla sahneye konan, müzikal yapıda sahne gösterilerinin yer aldığı çocuk müzikalleri serisinin ilki olarak biliniyor. Miniklerin görkemli gösterisi, Fulya Sanat Merkezi’nde sanatseverleri adeta büyüledi. Müzikalle ilgili bazı detaylar ise şöyleydi: “Yapım: Sahne İstanbul – Terakki Vakfı. Yazan: Ayfer Varol Artaç. Yöneten: Ali Artaç. Müzik Direktörü: Emel Akçay Özer. Müzikal Danışmanı: Tunca Aydoğan. Müzik Düzenleme: Özkan Turgay. Genel Koordinasyon: Fahri Pekiner. Koreografi: Gökçe Sönmemiş. Drama Eğitmeni: Özlem Menligil. Müzik Eğitmeni: Burcu Atakul. Dans Eğitmeni: Muratcan Mertel. Dekor- Kostüm: Özlem Arıkan Serbez- Aytekin Gedik. Vokal Desteği: Ulya Soley- Sera Turga.”
Fulya Sanat Merkezi’nde müzikle yoğrulmuş etkinlikler hız kesmeden devam etti. Programların ilgi uyandırdığı organizasyonlarda özellikle 30 Aralık’ta gerçekleşen yeni yıl konser programı oldukça dikkat çekiciydi. Yeni yıla az kala gerçekleştirilen organizasyonlar da usta isimler bir araya geldi. Dorian Wilson’un şefliğinde Tenor Aydın Uştuk, Soprano Birgül Su Ariç’in yer aldığı yeni yıl konseri ilgiyle izlenmişti.
Ustalara Saygı: İlhan Selçuk
Beşiktaş Belediyesi tarafından düzenlenen “Ustalara Saygı” programı, yeni yılda da tüm hızıyla devam ediyor. Ocak ayının ikinci yarısında yine ünlü isimleri ve seçkin konukları bir araya getiren “Ustalara Saygı” programı, ziyaretçilerini ağırlamaya hazırlanıyor. 16 Ocak’ta Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde “İlhan Selçuk” gecesiyle bir çok ünlü ismin de bir araya gelmesi bekleniyor. Yazar İlhan Selçuk hakkındaki bazı detaylar ise şöyle:
“1925 yılında Aydın’da doğdu. Gazeteci-Yazar İlhan Selçuk, gazetecilik kariyerine 1961’de Akşam’da başladı; aynı yıl Tanin’e oradan Vatan’a geçti; ertesi yıl Nadir Nadi’nin çağrısı üzerine Cumhuriyet Gazetesi’nde yazmaya başladı. Cumhuriyet Gazetesi’nde köşe yazarlığı yaptı. 1950’de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Avukatlık, matbaacılık, dergi ve gazetelerde yazı işleri müdürlüğü yaptı. İlk yazıları 1952 yılında 41 Buçuk isimli mizah dergisinde çıktı. 1963’den vefatına kadar Cumhuriyet Gazetesi’nde makale yazarlığını sürdürüyordu.”
“Ustalara Saygı” etkinlikleri, yeni yıla az bir zaman kala da yine konuklarını ağırlamıştı. Oluşum Dergisi’nin mimarı, Cumhuriyet aydını Fahrünnisa Kadıbeşegil, Ustalara Saygı etkinlikleri kapsamında, Akatlar Kültür Merkezi’nde anıldı.
Beşiktaş Belediyesi tarafından yedi sezondur düzenlenen “Ustalara Saygı” toplantılarının 112. etkinliği yaşamını 83 yıl boyunca resimle, edebiyatla sanatla yoğuran Nisa Kadıbeşegil için gerçekleştirildi. Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde düzenlenen toplantı Kadıbeşegil’in oğlu Salim Kadıbeşegil, gazeteci Fatih Çekirge ve Refik Algan’ın da aralarında bulunduğu bir çok ismi bir araya getirdi. Gecede Nisa Kadıbeşegil’in yaşamından kesitlerin sunulduğu bir saydam gösterisinin yapıldı. Aynı zamanda ressam olan Kadıbeşegil’in yağlıboya ve suluboya resimleri de sergilendi.
‘Oğluma Bi Haller Oldu’
Tiyatroseverler Akatlar Kültür Merkezi’ndeki birbirinden değişik ve eğlenceli tiyatro oyunlarıyla yine mest olacak. Bunlardan bir tanesi de, yeni yılın ilk aylarında komedi türündeki bir oyun olarak karşımıza çıkıyor. “Oğluma Bi Haller Oldu” oyunu, 14 Ocak’ta sanatseverleri Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde ağırladı.
Sadri Alışık Tiyatrosu, 2011-2012 tiyatro sezonunda 2 perdeden oluşan komedi türündeki “Oğluma Bi Haller Oldu” adlı oyunu ile izleyiciyi adeta kahkahaya boğuyor. Necef Uğurlu’nun çevirisini yaptığı, Ron Clark ve Sam Bobrick’’in yazdığı daha önce “Oğlum Çiçek Açtı” ismiyle sahnelenen oyunda Cem Özer, hem yönetmen hem de oyuncu olarak yer alırken genç neslin başarılı oyuncularından Paşhan Yılmazel, “Deniz Yıldızı” dizisinden tanıdığımız Lale Başar, “Arka Sıradakiler” dizisinin Özge’si ve Sadri Alışık Akademi öğrencisi Sevda Dalgıç, Erdem Başıbüyük ve Serhan Atak’tan oluşan oyuncu kadrosu oldukça dikkat çekiyordu.
Sadri Alışık tiyatrosu’nun sahneye koyduğu oyunun konusu ile ilgili bazı detaylar ise şöyle sıralanıyordu: “Karısıyla (Lale Başar) kavga ettikten sonra evini terk edip, okutmak için başka bir şehre gönderdiği oğlunun evine giden bir adamın (Cem Özer), oğlunun (Erdem Başıbüyük & Serhan Atak) eşcinsel olduğunu ve bir erkek arkadaşıyla (Paşhan Yılmazel) aynı evi paylaştığını öğrenmesi üzerine gelişen birbirinden eğlenceli ve komik olaylar zinciri…”
Sadri Alışık Tiyatrosu ile ilgili bazı detayları ekip şöyle aktarıyor: “Sadri Alışık Tiyatrosu, Beyoğlu Atlas Pasajı’ndaki “Küçük Sahne”de 11. yılını doldurdu. Küçük Sahne, 1951 yılında Muhsin Ertuğrul’un yönetiminde, Yapı Kredi Bankası’nın desteğiyle ilk olarak Sadri Alışık, Münir Özkul, Şükran Güngör’ün rol aldığı John Steinbeck’in “Fareler ve İnsanlar” adlı romanından oyunlaştırılan oyunla perdelerini açtı. 1995’in 18 Mart’ın da 70 yaşında iken yitirdiğimiz aile büyüğümüz Sadri Alışık’in adını verdiğimiz “Küçük Sahne-Sadri Alışık Tiyatrosu” bu ismi aldığı 15 yıldır repertuar tiyatrosu olarak çalışmakta olup, çocuk ve gençlik oyunları ile birlikte yılda 5 ya da 6 oyun sahneye koyuyor. Bu yönüyle halka ulaşmayı başarmış tüm İstanbulluların tiyatrosu haline geldi. Küçük Sahne Sadri Alışık Tiyatrosu’nu bütün dostlarla birlikte bir sanat kurumuna çevirmiş olmanın gururuyla, bundan sonraki yıllarda da sizlerin destekleriyle daha nice yıllara taşımak istemekteyiz.”
İki farklı Anadolu rüzgarı
Yeni yılla birlikte birbirinden renkli görüntüler, seçkin davetler, sergiler, konserler, Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi’nde sanatseverleri ağırlamaya hazırlanıyor. Erkan Oğur ve İsmail Hakkı Demircioğlu Türk Halk Müziği’nin iki usta sanatçısı olarak, çoğu eski, bazıları ise çok eski Anadolu türkülerinden oluşan bir repertuarı seslendirmeye hazırlanıyorlar. İkili, kendi ifadeleriyle, performanslarını “bir birlikte hatırlama çabası” olarak gördüklerini söylüyorlar. Düo formatında gerçekleştirdikleri, benzersiz ve ustalıklı tanımlanan türkü yorumları, Türk Halk Müziği’nde yeni bir tarzın doğuşu olarak yorumlanıyor.
Sanatçılardan Erkan Oğur hakkındaki bazı detaylar ise şöyle:
“1954 yılında Ankara’da doğan sanatçı, İstanbul Devlet Konservatuarı Klasik Türk Sanat Müziği bölümünden mezun oldu. Enstrüman ustası olan Oğur, ud, tanbur, bağlama, cümbüş ve keman gibi geleneksel çalgıları başarıyla çalmaktadır. Doğu Anadolu’nun folk müziği ve Aşık Veysel gibi ozanların şarkılarıyla büyüyen sanatçı, 1960’larda Jimi Hendrix’i dinledi ve bu, yeni bir müzikal deneyimin başlangıcı oldu. Perdesiz elektrikli gitarın pasajları üzerinde kayma ve çeyrek tonların çalınmasına olanak tanıdı.
Müzik hayatına 1980 yılında çeşitli sanatçılara eşlik ederek başladı ve ilk albümü “Fretless”i 1994 yılında Almanya’da çıkardı. Bu albüme birkaç ilave ile 1996 yılında Türkiye’de “Bir Ömürlük Misafir” adlı albümünü yayınladı ve aynı yıl Eşkiya filminin müziklerini yaptı. Bu albümünden sonra “Gülün Kokusu Vardı” (1998), “Hiç” (1999), “Anadolu Beşik” (2000) ve en son albümü olan Fuad’ı (2001) müzikseverlere sundu.
Türkiye’nin en özgün müzisyenlerinden birisi olan Oğur, içlerinde perdesiz gitarın da bulunduğu birçok gitar ve telli çalgıları kendisi, kendi amaçları doğrultusunda üreten büyük sanatçılardan birisi. Sanatçı, müziğe yalnız Türkiye’de değil dünya çapında da farklı zevkler ve tınılar getirdi.
Anadolu ezgilerindeki hümanizmi, sufice bilgeliği, erdem arayışını yansıtan albümler yapan başarılı sanatçı, Türkiye dışında bir çok festivallere katıldı ve bir çok değerli cazcılarla sahneye çıkıp kayıtlar gerçekleştirdi. Türk folk müziğinden yola çıkarak bu müziğe büyük katkılar sağladı.”
Sanatçılardan İsmail Hakkı Demircioğlu hakkındaki detaylar ise şöyle:
“Türk Halk Müziği’nin usta ismi İsmail Hakkı Demircioğlu, 1957 yılında Rize – Pazar’da dünyaya geldi. İlkokul, ortaokul ve liseyi Pazar’da okuyan Demircioğlu, 1980’de İ.T.Ü. Türk Müziği Devlet Konservatuvarı, Temel Bilimler Bölümü’ne girdi, 1984’te mezun oldu. 1984 – 1986 yılları arasında Ruhi Ayangil’in Türk Müziği Orkestra ve Korosu’nda bas olarak çalıştı. Sanatçı, 1987’de Ruhi Su Dostlar Korosu’nda, Timur Selçuk ve Sarper Özsan’ın çalıştırdığı dönemde, yine bas olarak çalışmalara katıldı.
Bu dönemde “Türkülerimiz” ve “Sırdaş Türküsü” isimli iki albüm çıkaran Demircioğlu, 1998’de “Gülün Kokusu Vardı” ve 2000’de “Anadolu Beşik” adlı albümlerde yakın dostu Erkan Oğur’a eşlik etti. “Anadolu Beşik” albümünde ağırlıklı olarak Doğu bölgesinin tınıları hâkim. Kul Hüseyin’in pek bilinmeyen nefes’i “Zamanede Bir Hal”, Pir Sultan Abdal’dan “Karşıda Görünen Ne Güzel Yayla” Erkan Oğur’un yanık sesine pek yaraşan Elazığ yöresi türküsü “Bir Şuh -i Sitemkâr”, “Kul Ahmet’ten “Seher Yeli” gibi örneklerle albüm çok dikkat çekiyor.”
Ebru Sanatı ve kültür yansımaları
Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi’nde birbirinden farklı sergiler izleyicisiyle buluşmaya devam ediyor. Yeni yıla az bir zaman kala yine değişik bir sergi, Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi Beşiktaş Çağdaş’ta sanatseverleri ağırladı.
‘Ebru: Kültürel Çeşitlilik Üzerine Yansımalar’ fotoğraf sergisi, projenin uzun soluklu destekçilerinden Balnak’ın sponsorluğunda, Beşiktaş Belediyesi tarafından sağlanan Beşiktaş Çağdaş Sanat Galerisi’nde ziyaretçilerini selamladı. Aralık ayında gerçekleşen etkinlik, bir hafta boyunca sanatseverleri kucakladı.
Fotoğraf sanatçısı Attila Durak’ın Türkiye’deki çok kültürlülüğü belgeleyen Ebru projesi, geride bıraktığı 11 Türkiye, 2 Amerika, 13 Avrupa ve 1 Ermenistan sergisinin ardından yoğun talep üzerine 4,5 yıl sonra bir kez daha İstanbul’da yer aldı.
Türkiye’deki çok kültürlülük tartışmalarına yeni bir pencere açma hedefiyle yola çıkan ve izleyiciyi kendi deneyimleri üzerinden çok kültürlülüğü sorgulamaya, düşünmeye ve anlamaya teşvik eden proje, gün ışığına çıktığı 2007 yılından beri sergi ve panelleriyle yaklaşık 350.000 kişiye ulaşarak bir buluşma ve tartışma platformu oluşturdu.
Sanatçı Attila Durak sergi ile birlikte bireylerdeki değişimi şu sözlerle ifade ediyor:
“Ebru’nun bana ve projeye dokunan insanların hayatında yaptığı değişimleri gözlemledim. Ebru vesilesiyle buluştuğumuz insanlardan bazıları bu kadar çok kültürün varlığından haberdar olmadıklarını söylerken, kimileri artık çevrelerindeki insanlara daha dikkatli bakacaklarını ve etnik kimlikleri yüzünden hor gördükleri insanlara daha saygılı yaklaşacaklarını söyledi, bir diğeri başkalarının hassasiyetlerine yeteri kadar özen göstermediği için pişmanlığını ifade ederken kırdığı camları temizlemeye söz verdi, başkası artık farklılığını gizlemeyeceğini ve bundan sonra dinini saklamayacağını söyledi. İşte ben Ebru projesinin küçük de olsa neden olduğu bu değişimleri çok önemsiyor, bu yüzden kendimi çok şanslı addediyorum. Bu yolculuk esnasında fotoğrafların insanların bakış açılarını bir anda değiştirebildiğini görmek, dünyanın daha iyi bir yer olması yolunda bireyin oynadığı rolün önemine daha fazla inanmamı sağladı.”
Belgeseller ve sinema
Balkan ülkelerinde bir şarkıyla özdeşleşen müzisyen Hayri Demirovski’nin yaşam öyküsünün ele alındığı, “Bitola Moj Roden Kraj” (Manastır Doğum Yerim) isimli şarkının yer aldığı sahnelerin dikkat çektiği belgesel film, Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi’nde sinemaseverleri ağırlayacak. Yönetmenliğini Yasin Ali Türkeli’nin yaptığı film, Ocak ayında sanatseverleri karşılıyor. Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi yeni yılın ilk ayında ‘Manastır Doğum Yerim’ filmde, aynı zamanda müzisyenlerin yolculukları ve anıları da ele alınıyor. 18 Ocak’ta Onat Kutlar Sinema Salonu’nda merhaba diyecek olan Lübnan 2011 tarihli filmin konusundan bazı kesitler şöyle:
“Belgesel, Balkan ülkelerinde, “Bitola Moj Roden Kraj” (Manastır Doğum Yerim) isimli şarkıyla özdeşleşen müzisyen Hayri Demirovski’nin yaşam öyküsünü anlatıyor. Makedonya’nın Manastır şehrinde insanlar güne bu şarkıyla başlayıp günün bitmek üzere olduğunu bu şarkıyla öğreniyorlar. Çünkü şehirdeki saat kulesinin çanları yarım asrı geçkin bir süredir her gün “Bitola” şarkısını çalıyor. Müzisyenin yaşam öyküsü; kendi anlatımlarının yanısıra eski dostu Fadıl Beydilli ve müzisyen arkadaşı İrşad Aydın’ın İstanbul’dan Manastır’a doğru gerçekleştirdikleri yolculuk ile birlikte anlatılır.”
Diğer gösterimler de 25 Ocak’ta sinemaseverler ile buluşacak. İki film birden sanatseverleri Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda ağırlayacak. Filmlerden ilki, “Son Amazon” ismini taşıyor. Elif Demoğlu’nun yönetmenliğini yaptığı film, Türkiye-Almanya yapımı. Belgesel ile ilgili diğer detaylar ise şöyle sıralanıyor:
“Saadet, Amazon kadınlarının yaşadığı Samsun’un Terme ilçesinde doğmuş, hayatına yeniden başlamak için Almanya’ya işçi olarak göç etmiştir. Bugün hâlâ Hamburg’da yaşamını sürdürmektedir. Tabii bunlar Saadet’in anlattıklarıdır. Gerçekten öyle midir?”
Bir diğer film de Metin Akdemir’in yönetmenliğini yaptığı “Ben Geldim Gidiyorum” isimli film. Belgesel hakkında bazı detaylar ise şöyle:
“Ben, Geldim Gidiyorum, İstanbul’un kalabalık, renkli, gürültü seslerinden hareketle sokak satıcılarının seslenişlerinin (seslerinin) bu kente kattıklarını irdeliyor. Ses ve pazarlamanın ayrılmaz birlikteliğinin altını…”
FİLM: “Öteki Kasaba” ve “Otel Odaları…”
Beşiktaş’ta sinema gösterimleri tüm hızıyla devam ediyor. Belgesel sinemacılar ve sinemaseverler Beşiktaş’ta buluşmaya devam ediyor. Sanatın her alanına destek olmayı temel amaçlarından biri olarak gören Beşiktaş Belediyesi’nin “Bir Belgesel, Bir Gazeteci, Çay ve Simit” etkinliği, yeni yılın ilk ayında da tüm hızıyla devam ediyor. Belgesel Sinemacılar Birliği ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin desteğiyle gerçekleştirilen gösterimlerin arasında geçtiğimiz haftalarda iki önemli film yer aldı. 4 Ocak’ta gösterilen “Öteki Kasaba” isimli film, 2011 yılı yapımı bir film ve 45 dakika sürüyor. Türkçe – Yunanca yayınlanan filmin yönetmenliğini Nefin Dinç üstlendi. Filmin konusu ile ilgili bazı detaylar ise şöyleydi:
“Komşular neden kavga eder? Etnik gruplar arasında kin ve önyargılar nasıl doğar? Bu belgesel filmde Türkiye’de Birgi ve Yunanistan’da Dimitsana isimli kasabaların halkına “Öteki” tarafı nasıl gördükleri soruluyor. Anlaşılan, güvensizlikler her iki toplumda da hâlâ sürüyor. İkili ilişkileri bozan bir önyargılar ağına yakalanmış gibi duran her yaştan insan var. Ama neden? Bu kin neden ve nasıl yeniden üretiliyor? Nefin Dinç, bu iki kasabayı bir yıl boyunca ziyaret etti, halklarıyla konuştu ve “Öteki Kasaba” adlı bu filmi tamamladı. Belgeselin vardığı sonuç, halklar arasındaki olumsuz duyguların, geçmişte kalan çatışmalı tarihten çok, milliyetçi anlayış ve eğitim yüzünden var olduğudur.”
Bir diğer film de “Otel Odaları”ydı. 2007 tarihli yapım, yarım saat sürüyor. 11 Ocak’ta Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda gösterimi yapılan, Sevinç Yeşiltaş’ın yönetmenliğini üstlendiği film hakkındaki bazı detaylar şöyleydi:
“Otel odalarında kendilerine bir yuva kurmaya çalışan, yalnız ve tutunamamış, hayata yeniden başlama şansları olmayan erkeklerin dünyasına hüzünlü bir bakış. Türkiye’de özellikle taşra kentlerinde bir sosyal problem olan yalnız, ailesiz ve düzenli para geliri olmayan erkeklere kiralık ev vermeme sorunu ucuz otellerde bir erkek dünyası yaratmış. “Otel Odaları” belgeseli, Cumhuriyetin ilk yıllarında Anadolu’da otel olarak yapılmış ilk binalardan biri olan Ödemiş’teki Yıldız Oteli’ni ve orada yaşayan 65 yaşındaki müzisyen Önder Akı’yı tanıtıyor. “İnsanların ayıbını örter bu oteller, sırları saklar” diyen Önder Amca’nın hayatı da kaldığı otel gibi eski görkeminden çok uzak, ama yine de onurlu. Belgesel, 19. Ankara Film Festivali’nde “En İyi Belgesel, Prixeuropa 2008, Berlin’de “Küçük Bütçeli Belgesel” kategorisinde ikincilik, 2007 Gazeteciler Cemiyeti “Övgüye Değer Belgesel” ödülünü aldı.”
TEKNOLOJİ: Iphone 5 çıldırmış!
APPLE iPhone 5 için Japon telefon operatörüyle anlaştı. Apple, bu anlaşmayla birlikte yeni iPhone’un 4G desteğini arkasına almayı planlıyor. IPhone 5’in özellikleri arasında klavyenizi masanızın üzerine çekip sanal olarak kullanmak, görüntüyü elinizle tutacakmış gibi hissetmek mümkün. Yeni modelle ilgili videoları izleyenler şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar.
Sel baskınları SMS ile bildirilecek
İSTANBUL- Ani su baskınları için Taşkın Erken Uyarı Sistemi kuruluyor. Valilik ve Emniyet yetkilileriyle de ortak kullanılabilecek sistem sayesinde sel gelmeden trafiği durdurabilecek‚ ev ve işyerlerini tahliye edebilecek. İSKİ tarafından ayrıca Taşkın Sınır Haritası hazırlanmış 5 dere için Akım Gözlem İstasyonu (AGİ) kurulacak. Sistem en az 12 saat sonrası için sel tahmini üretebilecek.
Tarihi eserlere 140 milyon dolar
İSTANBUL- Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş tarihi eserlerin tekrar ihyası için çalıştıklarını söyledi. Topbaş, eski eserlerin yeniden ihyası için toplam 140 milyon dolar harcadıklarını söyledi. Şimdiye kadar anıtlar kurulunda tescili verilmeyen 2 bin 700 eser tespit ettiklerini dile getiren Topbaş, “Bu eserleri koruma amaçlı imar planlarına işledik. Hayırsever vatandaşların da yardımıyla belediye olarak eserleri yeniden ihya etmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
İstanbul’a geçen yıl turist aktı!..
İSTANBUL- İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, 2011 yılı sonu itibarıyla İstanbul’a gelen yabancı ziyaretçi sayısında, geçen yıla göre artış gözlendi. Geçen yıl gelen turist sayısı 8 milyonu aştı. Önceki yıl 6 milyon 960 bin 980 olan yabancı ziyaretçi sayısı, geçen yıl 8 milyon 57 bin 879 olarak gerçekleşmişti.
Minibüs hatları iptal ediliyor
İSTANBUL- Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş İstanbul’daki minibüs hatlarının kaldırılacağını söyledi. Kadir Topbaş’a göre minibüs hatları, zaten var olan İstanbul trafiğini içinden çıkılmaz bir hale getiriyor. Minibüsçüler sorunu kendilerinde görmüyor. Bundan sonra ne olacağı ise merak konusu oldu.

SAĞLIK HABERİ

Alternatif tıp da bitkilerin önemi
ABDESTBOZANOTU (pimpinella saxisfrage): Gülgillerden; siyah ve yeşil boya çıkartılan bir bitkidir. Rutubetli yerlerde yetişir. Boyu 70 santimetre kadardır. Kökü akıcıdır. Faydası: Mideyi kuvvetlendirir. Göğüs ağrılarını dindirir. Ateşi düşürür. Boğmaca, öksürük ve baş ağrılarını keser. Vücuda dinçlik verir. Balgam ve ter söker. Burun kanamalarını keser. Bademcik şişlerini indirir. Mide yanması ve bağırsak gazlarını giderir. Çıbanın olgunlaşmasına yardım eder.
Acıağaç iştah açar hazmı kolaylaştırır
ACIAĞAÇ (Kuvasya ağacı): Sedefotugillerden; 2-3 metre boyunda küçük bir bitkidir. İnce kabuklarının üzerinde sarı benekler vardır. Çiçekleri kırmızıdır. Sıcak ülkelerde yetişir. Bu ülkelerde acı ağaç kabuklarından yapılan kaplardan su içenlerin kuvvetleneceğine inanılır. Hekimlikte; kökü, kabuğu ve odunu kullanılır. Etkili maddesi ‘Quassine’dir. Çok acıdır. Faydası: İştah açar, hazmı kolaylaştırır. Ateşi düşürür. Tükürük ifrazatını arttırır. Mide, bağırsak, karaciğer ve böbreklerin çalışmasını düzenler. Böbrek sancılarını keser, taşların düşürülmesine yardımcı olur. Bağırsak kurtlarını döker. Kanamaları durdurur. Haşarat kaçırıcı olarak da kullanılır.
Acıbakla baş ağrılarını dindirir tuzu atar
ACIBAKLA (Termiye): Baklagillerden; otsu bir bitkidir. Acı taneleri kullanılır. Faydası: Besleyicidir. İdrar söktürür ve idrar yollarını temizler. Böbrek iltihabını giderir. Böbrek taş ve kumlarının düşürülmesine yardımcı olur. Baş ağrılarını dindirir. Romatizma, lumbago ve siyatik ağrılarını keser. Albümin miktarını düşürür. Vücutta biriken tuzu atar.

MAGAZİN HABERLERİ

“BİR ŞEY YOK ARAMIZDA”
BEBEK- Son günlerin ayrılmaz ikilisi ve beraber olduklarını bir türlü kabul etmeyen şarkıcı Tan ve Nil Özalp, Bebek’te yine birlikte görüntülendi. Lucca’da karşılıklı yemek yiyen çift keyifliydi. Patlayan flaşları şaşkınlıkla karşılayan ikili daha sonra arabaya bindi. Şarkıcı Tan fotoğrafını çeken basın mensuplarına “Arkadaş arkadaş geziyoruz. Bir şey yok aramızda, biliyorsunuz” diyerek Bebek’ten ayrıldı.
FLAŞ PANİĞİ
ETİLER- Ünlü yönetmen Kemal Başbuğ, yaz aylarında dudak dudağa öpüştüğü ve uğruna karısı Yeşeren Hanım’dan ayrıldığı sevgilisi Derya Gencer ile Etiler’de görüldü. Akmerkez’e girerken objektiflerin hedefi olan çift, bir anlık panik yaşadı. Flaşlar patlayınca sevgilisinin elini bırakan Derya Gencer’i Kemal Başbuğ yanına gelmesi konusunda uyardı. Uyarıyı dikkate alan Derya Gencer, sevgilisinin elini tuttu ve aşıklar Akmerkez’e girdi.
“DAHA ERKEN…”
BEBEK- Zeynep Beşerler, geçen hafta sevgilisi Selçuk Yorgancıoğlu’yla Bebek’te bir kafede oturup yemek yedi. İlişkilerinin iyi gittiğini söyleyen Beşerler, “Ufukta evlilik var mı?” sorusuna “Daha erken olduğunu düşünüyoruz” yanıtını verdi. Beşerler; geçtiğimiz yılın son günlerinde TV dünyasını sarsan reyting operasyonu ile ilgili de “Bizim dizimizle ilgisi yok. Hatta, ölçümlerden daha çok reyting alıyormuşuz” dedi.
DEMET AKALIN KAPANDI
ETİLER- Ünlü şarkıcı Demet Akalın sevgilisi Okan Kurt ile Etiler’de görüldü. İkili geçen hafta Cassita mantıcısında yemek yedi ve bir süre sohbet ettikten sonra mekanı terk etti. Mekan çıkışı konuşan Akalın yeni yılda sevgilisiyle önce evlilik ardından çocuk yapmak istediğini dile getirdi. Akalın, Okan Kurt’un isteği üzerine sahnede kapalı kıyafetler giyeceğini söyledi.
AŞK BACAYI SARDI MI?..
BEBEK- Ünlü komedyen Cem Yılmaz ile Ahu Yağtu arasındaki ateş, bacayı sardı iddiası… Yılbaşında romantik bir tatil yaptıkları söylenen ünlü Ahu Yağtu – Cem Yılmaz çifti, İstanbul’da gazetecilere yakalandı. İkili, Bebek’te objektiflere takıldı. Cem Yılmaz’a ait arabadan iner inmez evine giren seksi modelin hemen ardından ünlü komedyen de aynı apartmana girdi. Yılmaz, gazetecilerin “Ahu Hanım, neden sizden önce eve girdi?” sorusuna; “Bilmiyorum ki bir bakayım” yanıtını verdi.

SPOR HABERLERİ

HOCA’NIN YURTDIŞI YASAĞI DA KALDIRILDI
BJK Futbol Genel Direktörlüğü’ne getirilen Tayfur Havutçu’nun, şike davası olarak bilinen olayda tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasından sonra maçları seyretme izni verilmişti. Geçen hafta da yurtdışı yasağı kaldırıldı.
HOCA’NIN YURTDIŞI YASAĞI DA KALDIRILDI
BJK Futbol Genel Direktörlüğü’ne getirilen Tayfur Havutçu’nun, şike davası olarak bilinen olayda tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasından sonra maçları seyretme izni verilmişti. Geçen hafta da yurtdışı yasağı kaldırıldı.
Kartal kupada zorlandı
Beşiktaş, Türkiye Kupası 3. tur maçında Gaziantep Büyükşehir Belediyespor’u 2-1 mağlup ederek bir üst tura yükselmeyi başardı. Karşılaşmaya yedek ağırlıklı bir kadroyla başlayan Siyah-Beyazlılar, dakikalar 2’yi gösterdiğinde genç yıldız Veli Kavlak’ın kafa vuruşuyla attığı golle 1-0 öne geçti. Bu gol ilk yarının da skoru oldu. Fernandes, 73’üncü dakikada aradaki farkı ikiye çıkartarak takımını rahatlattı. Maçta dakikalar 84’ü gösterdiğinde rakip takım aradaki farkı bire indirse de sahadan Beşiktaş turu geçerek ayrıldı. Maçta tribünler de dikkat çekti. Kupa maçını Beşiktaş’ın cezası nedeniyle sadece kadın ve çocuklar izleyebildi. Maç sonrasında Beşiktaş Teknik Direktörü Carvalhal önemli olanın turu geçmek olduğunu söyledi ve şu açıklamalarda bulundu: “Önemli olan bu maçın bir eleme maçı olduğunu bilerek sonucu koruyup turu geçmekti ve bunu başardık.”
Ankaragücü:0-Beşiktaş:0
Beşiktaş ligteki serüvenine devam ediyor. Siyah – Beyazlı ekip Spor Toto Süper Lig’de 19. hafta maçında, zor günler geçiren Ankaragücü deplasmanına konuk oldu. Ankara 19 Mayıs Stadı’nda oynanan karşılaşmada Beşiktaş, zayıf rakibi ile golsüz berabere kaldı. Maç boyunca bir türlü istediği oyunu sahaya yansıtamayan ve gol yollarında etkili olamayan Beşiktaş, Ankaragücü maçı sonrası elde edilen bu beraberlikle Galatasaray’ın kazandığı haftada çok önemli iki puan kaybetmiş oldu. Ankaragücü’nün ise genç oyuncuları dikkat çekti ve spor otoriteleri son ana kadar güçlü rakip Beşiktaş’a karşı maçtan vazgeçmediklerine işaret etti. Başkent’te daha önce Gençlerbirliği’ne 2-0 önde olduğu maçta 4-2 mağlup olan Beşiktaş, Ankaragücü ile berabere kalarak yine Ankara’da istediğini alamamış oldu ve puanını 36 yaparak, lider Galatasaray’ın 7 puan gerisinde kaldı.
Beşiktaş:2-Eskişehir:0
Kara Kartal ligin ikinci yarısına yine galibiyetle başladı ve 6 sezondur devam eden geleneği bozmadı. Buna göre Beşiktaş, sahasında Eskişehirspor’u 2-0 mağlup ederek, 6 sezondur sezonun ikinci yarılarına galibiyetle başlamış oldu. 2006-07 sezonundan beri Beşiktaş takımı 2. yarının ilk lig maçlarını kazandı. Beşiktaş Teknik Direktörü Carlos Carvalhal, Eskişehirspor karşısında iyi bir maç çıkardıklarını ve güzel bir galibiyet aldıklarını söyledi. Teknik adam, güvenli bir maç oynadıklarını belirterek, ”Rakibe fazla pozisyon şansı vermeden, pozisyonlar bulduk. Zorlanacağımızı biliyorduk ve maç kolay geçmedi. Kalecileri de çok iyi bir performans gösterdi” diye konuştu.
Beşiktaş’ın genç oyuncusu Mustafa Pektemek oynadığı 16 maçta 788 dakika sahada kaldı ve 6 gol kaydetti. Mustafa Pektemek böylece bu sezon Beşiktaş’ın Süper Lig’de en golcü oyuncusu oldu. Mustafa Pektemek bu sezon attığı 6 golünün 3 tanesini deplasman maçlarında, 3 tanesini İnönü Stadı’nda kaydetti.
Kübra rakip tanımıyor!..
Siyah Beyazlı Kulübün Satranç sporcusu Kübra Öztürk, elde ettiği büyük başarı ile büyük takdir topladı. Mardin’de düzenlenen Dünya Kadınlar Takım Satranç Şampiyonası’nda “Kadın Büyükusta” unvanını elde etti. Dünya Kadınlar Takım Satranç Şampiyonası yedinci turunda Avrupa Şampiyonluğu unvanı bulunan Rus sporcu Tatiana Kosintseva’yı yenen Kübra Öztürk, 2300 ELO barajına ulaştı. Öztürk, bu şampiyonada WGM (Kadın Büyükusta) unvanının sahibi oldu. Satrançta kadın sporcular arasında ulaşılabilecek en yüksek unvan olan “Kadın Büyükusta” unvanını elde eden Kübra Öztürk, mutluluğunu dile getirerek şunları söyledi: “Tabii ki bunun için bayağı uğraştım ve uzun süredir de bu unvanı bekliyordum. Türkiye’deki bir turnuvada elde etmem ve Avrupa Şampiyonluğu bulunan bir rakibi yenerek kazanmam beni daha da çok mutlu etti. Türkiye’de “Kadın Büyükusta” unvanı sahibi iki kişiden birisi olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Çevremden de çok olumlu tepkiler alıyorum.”
BEŞİKTAŞ AMATÖRLER SONUÇLAR
BEŞİKTAŞ Beşiktaş bölgesi amatör takımların yaptıkları maçlar, sonuçlar ve gruplarını sizler için derledik.
Son haftalardaki bilgiler aşağıdaki şekilde:
İSTANBUL AMATÖR SÜPER LİG 19. HAFTA
1. Grup: Öz Fatih – Levent 0-3
3. Grup: Batıköy-Muradiye 0-3
M. Köy Tayfun-Dikilitaş 0-4
18. HAFTA MAÇ SONUÇLARI
1. Grup: Levent-Selvispor 2-0
3. Grup: Dikilitaş-Hasköy 5-0
Muradiye-Kadırga 1-0
İSTANBUL 1. AMATÖR LİG 18. HAFTA
3. Grup: Özalibeyköy-Ortaköy 0-1
5. Grup: Yenibosna-Kuruçeşme 5-0
10. Grup: Boğaziçi-N.Gökay İlk.Ok. 3-0
Ş.Sanayi-Akatlar 2-0
U-15 LİGİ 18. HAFTA MAÇ SONUÇLARI
6. Grup: Etiler-Tozkoparan 5-3
Güngören-Akatlar 5-2
8. Grup: Dikilitaş-İst.Bayburt 3-0
U-15 LİG 17. HAFTA MAÇ SONUÇLARI
6. Grup: B.Paşa Teknik-Etiler 4-5
Akatlar-Siyavuşpaşa 0-3
8. Grup: K.Yeşilova-Dikilitaş 2-2
U-17 LİGİ 18. HAFTA MAÇ SONUÇLARI
5. Grup: Kuruçeşme-Siteler 0-3
6. Grup: Damlaspor-Etiler 5-1
7. Grup: Öz Fatih-Levent 0-3
11. Grup: Zekeriyaköy-Muradiye 2-1
Fişekspor-Etiler Kartal 4-2
U-17 LİGİ 17. HAFTA MAÇ SONUÇLARI
5. Grup: S.Kartal-Kuruçeşme 3-0
6. Grup: Etiler-İst.Artvin 1-1
7. Grup: Levent-Alemdar 0-1
11. Grup: Etiler Kartal-Bağcılar 1-4
Muradiye-Fişekspor 2-1