Gündem ne?..

Önce Beşiktaş… Medya dünyasında yeni dönem Eylül ayında başlar. Haziran, Temmuz ve Ağustos’ta nispeten enerji düşük olur. Bu tüm sektörde olduğu gibi bizde de aynen işleyen bir kuraldır. Ancak bu yıl ilk defa hareketli geçti!.. Öncelikli olarak insani ilişkiler ve kurumsal açıdan bir çok şeyin testini yapmak zorunda kaldık. Özetle; bu sayıda ilçe hakkındaki yorumlarım için, yine müsaade istiyorum sizlerden… Zira yazacaklarımı ve yazmak istediklerimi yeni yayın dönemine saklıyorum. Sağlıklı tespitler yapabilmem için de herkesin olduğu gibi benim de zamana ihtiyacım var. “Ak Koyun / Kara Koyun” kesin bir tespit yapayım hele!.. Nasıl olsa biz buradayız, her zaman, her konuyu yorumlarız. Ama doğru yazmak lazım. Sonra bu işin dönüşü olmaz, “Yanlış yapmışım demek” bize yakışmaz. Başta nasıl başladıysak bir işe, aynen çizgiyi tutturmak lazım zira… Başkasını eleştiriyorsak ve çuvaldızı batırıyorsak veya batıracaksak, kendimize de iğneyi batırmak lazım şimdiden değil mi?..
Bu doğrultuda da, hata yapmamak adına, izinsiz, tatilsiz, oldukça yoğun bir tempoda çalışıyoruz. Zaten Sosyal Medya’da her gün yüzbinler takip ediyor bizi… Gazetede de haberleri eksiksiz, yorumsuz ve aynen veriyoruz. Benim yorumlarıma, yeni köşe yazarları yorumları da katılacak yeni dönemde… 15 yıldır olduğu gibi yine gazete, radyo ve yeni internet haberleri, programlar, konuklar ile birlikte karşınızda olacağız. Gündemi birlikte belirleyeceğiz! Şimdilik bu kadar!..
TÜRKİYE’DE YAŞIYORUZ!
Gelelim ülke geneline… Bir memleket düşünün ki, böyle dopdolu bir gündem yaşasın. Türkiye gerçekten genç ve dinamik bir ülke. Seçim üzerine seçim… Yetmiyor, partiler kendi içlerinde derin bir organizasyon yaşıyorlar. Cumhurbaşkanını seçtik, mevcut Başbakan Cumhurbaşkanı oldu. AKP Genel Başkanı’nı seçti. AKP Genel Başkanı, Başbakan oldu. Cumhurbaşkanı görevi devraldı, yeni Cumhurbaşkanı AKP Genel Başkanı’nı Başbakan olarak atadı. Ve bu hızlı süreci neredeyse 2-3 hafta içinde yaşadık.
Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra, CHP de parti içinde yeni bir yapılanmaya gidiyor. Kurultay yeniden toplanıyor. Sonucu belli bir Genel Başkanlık yarışı başlıyor. Parti yönetimine yeni adaylar girecek, bazıları dışarda kalacak. Yine ve yeniden bir tartışma başlayacak.
…Ve bu gündem sonrası kapıda yeni bir gündem var. Yakın zamanda yeniden seçime gideceğiz… Bu sefer de yeni Başbakan’ı seçeceğiz. Bakanlar Kurulu değişecek. Yeni hükümet kurulacak. Cumhurbaşkanı ve Başbakan uyumu ve kararlar sorgulanmaya başlanacak. Bitecek mi sanıyorsunuz? Hemen şimdi ve öncelikle başkanlık sistemi tartışmaya açılacaktır. Genel seçim sonrası da sırada anayasa değişikliği ve birçok konu gündeme gelecektir, bir kenara yazın!..
Dediğim gibi gündemi bol bir ülke burası. Yorucu üstelik. Mutsuzluklar, bundan artıyor işte. “Bir soluklanalım, bir kafamızı dinleyelim, insanız ya bir nefes alalım” diyemezsiniz!.. Ve bir de bakarsınız yaş geçmiş, hayat bitmiş, çok şeyi ıskalamışsınız!.. Para pul makam mevki bir yana, hele bir de sevgiyi ve onuru kaybetmişseniz!..
Peki, sade vatandaşa soralım: Gündem ne? Hangisini söylersiniz ilk adımda?.. Söyleyemezsiniz, öyle çok, öyle çeşitli ki… Kafa karıştıran o kadar çok şey var ki, yaratılıyor ki… Robota döndük kimse farkında değil!.. Sadece siyasette değil, yaşamımızda da bu böyle…
İkircikli bir durum!.. “Ya ilgileneceğiz gündemle, bilgi sahibi olacağız ve de fikir beyan edeceğiz, ya da umurumuzda bile olmayacak olaylar, suskun ve sessiz kalacağız, olan bitene razı, şikayet etmeyeceğiz!.. Karar sizin!..”
Peki mutluluk? Zor gözüküyor!.. Ne de olsa; Türkiye’de yaşıyoruz!!! …Ve gündemi belirleyen bizler değiliz çoğu zaman.
“TAKIM İYİ YOLDA”
Kara Kartal’a değinmeden olmaz. Şampiyonlar Ligi’nden çıkmak kolay değildi. Herkes “Beşiktaş fark yer” diye bekliyordu. Ama Kara Kartal beni şaşırtmadı, direnç gösterdi, mücadele etti, gücünü ortaya koydu. Arsenal’a kök söktürdü. Genç bir ekip, inanmış bir kadro gördüm sahada… Turu geçselerdi, dünya basını manşet yapardı Beşiktaş’ı ama, turu geçmiş gibi mutlu ettiler bizi. Şimdi Avrupa Kupaları’nda devam edecek Beşiktaşımız… İnanıyorum ki, başarılı olacak. Ligte de başarı bekliyorum onlardan, yani şampiyonluk istiyorum. Fenerbahçe ve Galatasaray, 4. yıldızı takma peşinde iken, Beşiktaş’ın ismi hiçbir yerde geçmiyor. Bu da camiayı rahatsız ediyor. Ligte, Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Kupaları’ndaki gibi “İyi mücadele ettik ama yenildik, elendik” gibi söylemler yükleyemeyiz Beşiktaş için. Özetle; Beşiktaş iyi takımsa, direnç gösteriyorsa, savaşıyorsa Süper Lig’te oynadığı maçlarını mutlaka kazanmalı ve şampiyon olmalıdır. Eskisi gibi stat yoktu, seyirci gelmedi, vb. hiçbir bahane ardına da sığınılmamalıdır bu sezon… Yoksa büyük eleştiri olur, stat açılışı bile kurtarmaz artık, şimdiden söyleyeyim!.. Tek gündem; şampiyonluk olmalı.

One comment
  1. Bu dizi hayatımda gf6rdfcğfcm en en en gfczel dizi. Anlatılamıcak kadar e7ok seviyorum . bu fotoğraflar ie7inde e7ok teşekkfcr eredim . umarım 2. sezonun yaynlnma tarihi ekimde olmaz . inanın e7k heycnla bklyrm . tfcm walking dead hyrnları gibi

Comments are closed.