SAYI 165

BJK165USTALARA SAYGI
Beşiktaş Belediyesi Kültür Sanat Platformu Ustalara Saygı geceleri etkinliklerine tüm hızıyla devam ediyor. Akatlar Kültür Merkezi Melih Cevdet Anday sahnesinde gerçekleşen etkinlikler, geçtiğimiz hafta içinde sanatseverler ile buluştu. Kültür, sanat, edebiyat ve düşün dünyasındaki usta isimlerin çalıştıkları alanlara damga vuran çeşitli yönleriyle izleyici ile buluştuğu gecelerin otuzbirincisi Sadri Alışık için gerçekleşti. Faruk Şüyün’ün yönettiği gecede Sadri Alışık’ın yaşam kesitlerinden yer alan gösterimle başladı.
Gecede sevilen sanatçılar ve seçkin konular yer aldı. Öte yandan geçtiğimiz hafta için de Ustalar Saygı gecesinin 32.’si de gerçekleşti. Munir Özkul için düzenlenen gecede, sanatçı ile ilgili belgesel gösterimi yapıldı.
Sadri Alışık hakkında özet bilgi; Sadri Alışık 5 Mart 1925 yılında İstanbul’da doğdu. Sadri Alışık’ın içindeki oyunculuk aşkı küçük yaşlarda kendini göstermeye başlamıştı. Paşabahçe 39. İlkokulunda üçüncü sınıftayken “İstiklal Piyesi” adlı oyunda “Adalı Halil” rolünü aldı, ki bu başroldü. Sadri Alışık 1959 yılında çevirdiği Yalnızlar Rıhtımı adlı filmde 38 yıllık hayat arkadaşı Çolpan İlhan ile tanıştı. Evlendikten bir kaç sene sonra oğlu Kerem dünyaya geldi. Sinemanın yanı sıra şiir ve resimle de uğraşan Alışık, beş yüzün üzerinde filmde rol aldı. En son rolü ise Yengeç Sepeti adlı dizide baba rolüydü. Sadri Alışık 18 Mart 1995 yılında vefat etti.
Munir Özkul hakkında özet bilgi; 15 Ağustos 1925 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Sanat hayatına Bakırköy Halkevi’nde tiyatro ile başladı. İstanbul ve Ankara’da Devlet tiyatroları ve İstanbul Şehir Tiyatrosu’nun
oyunlarında rol aldı. Tiyatro Ses, Küçük Sahne gibi özel tiyatrolarda Sadri Alışık, Cahit Irgat, Nevin Akkaya ve Şükran Güngör gibi oyuncularla görev aldı. Rol aldığı Fareler ve İnsanlar adlı oyunun yönetmeni Muhsin Ertuğrul ile tanıştı.Ancak 1950’lerden itibaren rol almaya başladığı sinema filmleri ile asıl ününü kazandı. Özellikle 1970’lerin kalabalık kadrolu ve genellikle Ertem Eğilmez’in yönettiği filmlerde önemli roller aldı. En bilinen rollerinden biri onunla özdeşleşen Hababam Sınıfı serisindeki sert okul müdürü Kel Mahmut tiplemesi oldu. 400’e yakın filmde rol aldı. Adile Naşit’le beraber oynadığı filmlerle Türk sinemasının unutulmaz ikililerinden oldu.
Öngörüler sergisi sanatseverlerle…
Beşiktaş Çağdaş’ta sanatseverleri ağırlamaya devam ediyor. Öngörüler sergisi ile bir çok ünlü sanatçı MKM Beşiktaş Çağdaş’ta buluşuyor. Sergi, “nasıl bir gelecek?” sorusu üzerinde düşündürmeyi amaçlıyor. Sergide, Türk Sanatı denildiğinde alanında yetkin isimlerin ve genç sanatçıların da aralarında bulunduğu 59 sanatçı; resim, heykel, fotoğraf ve enstalasyon eserleri bulunuyor. İzleyici; sanatçıların kendi üsluplarıyla yorumladığı gelecek ütopyaları izleyebilecek.
Sergiye katılan sanatçılar şöyle sıralanıyor: Ferruh Başağa, Adnan Turani, Abdurrahman Öztoprak, Burhan Doğançay, Şakir Eczacıbaşı, Ömer Uluç, Özdemir Altan, Devrim Erbil, Tomur Atagök, Süleyman Saim Tekcan, Komet, Ergin İnan, Adem Genç, Muzaffer Akyol, Tülin Onat, Ali Atmaca, Bubi, Ragıp İstek, Zeki Arslan, Yasemin Özen Gök, Ender Güzey, Resul Aytemur, Şahin Paksoy, Çerkes Karadağ, Ahmet Yeşil, Serhat Kiraz, Suzan Batu, Mehmet Günyeli, Gün, Semiramis, Şükrü Karakuş, Ahmet Oran, Alp Tamer Ulukılıç, Bedri Baykam, İsmet Doğan, Mithat Şen, Server Demirtaş, Maria Kılıçlıoğlu, Erkan Özdilek, Tuba İnal, İsmail Ateş, Mehmet Çetiner, Kadir Reisli, Mehmet Uygun, Turan Aksoy, Hakan Onur, Ahmet Güneştekin, Sinan Demirtaş, Utku Dervent, Zeynep Dilek Çetiner, Yiğit Yazıcı, Yurdanur Şentürk, Nedret Yaşar, Beyza Boynudelik, Ayşegül Sağbaş, İbrahim Tokarslan, Murat Pulat, İdil Berf ve Guido Casaretto. Merkez, Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 10:30 – 19:00 arasında ziyaret edilebilir. Girişler ise ücretsiz. Bilgi için; 0212 351 93 90 – 0212 351 24 56 nolu telefonları arayabilirsiniz.
Tiyatrolar dolup dolup taşıyor!..
Beşiktaşlılar ve İstanbullular, tiyatroya adeta doydu. Geçtiğimiz haftalarda birbirinden farklı tiyatro toplulukları kasım ayı süresince değişik tiyatro oyunlarını sahneye koydu. Beşiktaş Belediyesi Kültür Sanat Platformu tarafından düzenlenen “Tiyatrolar Buluşması” dolu dolu geçti.
Günümüz Türk tiyatrosunun usta ve sevilen isimlerini bir araya getiren etkinlikler, Akatlar Kültür Merkezi’nde Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde gerçekleşti. Türk Tiyatrosu’nun klasik eserlerinin yanı sıra, yabancı oyunlara da yer verilen buluşmada, repertuarların zenginliği kadar yönetmen ve oyuncu kadroları da dikkat çekti.
Tiyatrolar Buluşması 2007’de Ferhan Şensoy, Işıl Özgentürk, Ali Poyrazoğlu, Zeliha Berksoy gibi usta yönetmen ve yazarlar bulunuyordu. Ferhan Şensoy, Uğur Uludağ, Hadi Çaman, Ali Poyrazoğlu ve Onur Bayraktar, yönettikleri oyunlara aynı zamanda oyuncu olarak da yer aldı. Etkinlikte Murat Akkoyunlu ve Doğa Rutkay “27 Numara“da, Kerem Alışık ve Nurseli İdiz “Kadıncıklar”da, Ahu Türkpençe ve Onur Bayraktar “İyi ki Varsın”da, Kayra Şenocak ve Durul Bazan ise “Ayıp Ettik” isimli oyunda izlendi. Oyunlardan bazı örnekler ise şöyle sıralanabilir: İsmail
Dümbüllü’nün kavuğunun son sahibi, Türk tiyatrosunun orta oyunu geleneğini devam ettiren Ferhan Şensoy, artık hiç kimsenin birbirine sahici mektup göndermemesinden yola çıkarak değişen iletişim ortamı ile ilgili iki perdelik ve tek kişilik oyunu “Fernâme”yi sahneledi. Sadri Alışık Tiyatro’sunun “Kadıncıklar” isimli oyunu, imam nikahından seviyeli birlikteliğe, berdelden kumaya, namus cinayetinden hayat kadınlarına kadar uzanan bir çizgide kadınların yaşam alanlarını daraltan gelenek ve uygulamayı sorguladı. Diğer yandan Uğur Uludağ tarafından yazılıp yönetilen 27 Numara ise. E.S.E.K. oyuncuları tarafından tiyatroseverlerin beğenisine sunulan oyunlardan sadece biriydi.
Özel sektör Beşiktaş’ta projeler üretecek…
Ülke genelinde kalkınma hedeflerine ulaşmak için bir adım da Beşiktaş’ta atıldı. Beşiktaş Belediyesi’nin imzaladığı Küresel İlkeler Sözleşmesi çerçevesinde, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) İstanbul’daki özel sektör proje ofisi Ulus’ta açıldı. UNDP Ofisi, Birleşmiş Milletler tarafından teşvik edilen kalkınma ilkeleri hakkında toplumsal bilincin güçlenmesini, özel sektör temsilcilerinin de aralarında bulunduğu kurumların bu ilkeler etrafında somut işbirlikleri geliştirmelerini sağlama ilkesi üzerine faaliyet gösterecek.
Ulus’ta 2 katlı müstakil bir binada açılan ofisin, kalkınma hedeflerine ulaşması için gereken küresel bakış açısının kazanılması açısından büyük önem taşıdığı belirtildi.
Beşiktaş Belediyesi UNDP ile Küresel İşbirliği Sözleşmesi’ni ilk imzalayan belediyelerden biri olarak tanımlanıyor. Yetkililer konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
“Ofis, Küresel İşbirliği Sözleşmesi’nin öngördüğü kalkınma ilkeleri çerçevesinde somut işbirlikleri geliştirecek olan özel sektör temsilcilerinin, yerel yönetimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının ihtiyaçlarını karşılayacak. Özel sektör ortaklığı ile yürütülecek projeler de buradan yönetilecek. UNDP ile işbirliği çerçevesinde, ülkemizde refah ve çağdaşlığın sağlanmasına hizmet edecek böylesine önemli bir adımı Beşiktaş’ta atmış olmaktan mutluluk duyuyoruz.”
Küresel İlkeler Sözleşmesi hakkında özet bilgiler ise şöyle; “Bugün dünyanın her tarafından 3 binin üzerinde şirket, uluslararası çalışma ve sivil toplum örgütünün katıldığı Küresel İlkeler Sözleşmesi çalışmalarına, 26 Temmuz 2007 tarihinde başlandı. Oluşum temel olarak, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği’nin “sürdürülebilir ve kapsayıcı bir küresel ekonomiyi gerçekleştirme” vizyonunu gerçekleştirmesine destek olmayı amaçlıyor.
Küresel İlkeler Sözleşmesi, kolektif hareketin gücünden yararlanarak şirketlerin küreselleşmenin zorluklarını ortadan kaldırmaya destek olmalarını sağlamak amacıyla, sorumlu vatandaşlık kavramının yaygınlaştırılmasını hedefliyor. Katılımcılar insan hakları, çalışma, çevre ve yolsuzluk karşıtı on evrensel prensip doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor.”

Ceza bile onları kesmiyor!
Alışveriş merkezlerinde ilk üç saate kadar ücret alınmamasına ilişkin otopark cezası Mayıs ayından bu yana kesiliyor. Karara uymayan 11 alışveriş merkezine 21 bin 500 YTL para cezası uygulandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME), para cezasına rağmen karara uymayan 8 alışveriş merkezi hakkında da suç duyurusunda bulundu. Öte yandan buna bağlı olarak UKOME, 30 Ocak’ta İstanbul genelindeki alışveriş ve ticaret merkezlerinin otoparklarında ilk üç saatin ücretsiz olmasına karar verdi. Karar, alışveriş merkezlerine tebliğ edildi. Diğer yandan ilk üç saatte ücret almaya devam eden merkezler arasında Metrocity, Kanyon, Akmerkez de bulunuyor. Edinilen bilgiye göre, otoparktan ücret alan alışveriş merkezleri karara tepki gösterdi ve Metrocity Alışveriş Merkezi ve PERPA Ticaret Merkezi yetkilileri, idare mahkemesine başvurarak UKOME kararı için yürütmeyi durdurma istedi. Ancak, mahkeme her iki talebi de reddetti. Şikayetler artması üzerine de, zabıta ekiplerinin şehir İstanbul genelindeki 35 alışveriş merkezinin otoparklarında denetimlerini sıklaştırdığı öğrenildi. Bunun yanı sıra Carousel, Town Center ve İş Kuleleri otoparklarının ilk üç saatini ücretsiz olarak ziyaretçilerinin hizmetine sunuyor.
“Ellerinizden öperiz sevgili öğretmenim”
Emeklisi genci tüm öğretmenler, Beşiktaş’ta kucaklaştı. Beşiktaş Öğretmenevi’nde bir araya gelen öğretmenler, 24 Kasım Öğretmenler gününü kutladı. Kutlama programı çerçevesinde, etkinliğe emekli olarak görevinden ayrılan yöneticilerin sıra Emekli Sandığı Dinlenme ve Bakım evi Müdürlüğü’nde konaklayan emekli öğretmenler de katıldı. Öte yandan Beşiktaş Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen gecede, mülki amirler ve ilçe protokolünden çok sayıda isim katıldı. Beşiktaş Öğretmenevi’nde öğretmenlerimize müzik eşliğinde sıcak bir ortamda yemek verildi. Hizmetlerine ilişkin hizmet şeref belgeleri ve plaketlerinin takdim edileceği bir etkinlik gerçekleşti.
Güven Timler’i sivil kıyafetle aramızda
Beşiktaş Kaymakamı Nihat Nalbant: “Sivil polislerimiz, evlatlarımız içimizde, kimse tanıyamaz onları”diyor. Beşiktaş Kaymakamı Nihat Nalbant ile Gazete Beşiktaş okuyucularımız için söyleşi yaptık. Nalbant, konuşmasında Beşiktaşlıların rahat uyuması için ellerinden gelen ne varsa yaptıklarını vurguladı.
Nihat Nalbant konuyla ilgili olarak emniyet müdürleri ve tüm amirler ile yaptıkları toplantıdan ve güven timine kadar asayiş konusundan söz etti. Nalbant, son zamanlardaki çalışmalarını anlatırken güvenliğin önemine değindi ve ilk olarak şunları söyledi: “Hiç bos durduğumuz yok ki. Ramazan ayı yoğun geçmişti. Bu yoğunluk okulların açılmasıyla başladı. Halen sürüyor. Ancak şeytanın kulağına kursun, ben diyebilirim ki son zamanlarda olaylarda basbayağı bir azalma var. Her gün bana vukuat bültenleri geliyor, her gün izliyorum. Biliyorsunuz, güven timleri oluşturuldu. Bu tim, dolaşan arabalardan farklı olarak sivil. Senin benim hatta benim bile zaman zaman tanımadığım bir çok kendi çocuklarımız evladımız Çarşı içinde… Görsen hayatta polis diye düşünemezsin. Halkın yoğun olduğu noktalarda özellikle Ortaköy, Çarşı içinde ve meydandalar.”
Halkın arasında yer alan güvenlik güçlerinin varlığının olayların azalmasında etken olduğunu inandığını vurgulayan Nalbant, şu detayları da paylaştı.
“Şu anda Beşiktaş’ın kadrosunda görevli toplamda 780 tane polisimiz var. 30-40 civarında ekibimiz bulunuyor elbette bunların nöbetleşme durumları, izinli halleri nedeniyle bazen değişiyorlar. Ancak güven timlerinde halkın arasına sokulmuş çocuklarımız var. Olayların aza inmesinde etkisi olduğunu tahmin ediyorum. Ekip arabaları da ayrıca, dolaşıyor.”
Öte yandan emniyet teşkilatının araçlarının yenilendiğini öğreniyoruz. Nalbant, 2-3 senedir de üst üste halkın desteğiyle de çok muazzam paralar toplandığını belirtiyor ve elde edilen gelirle emniyet araçlarının ihtiyaca uygun olarak yenilendiğini belirtiyor. En son Divan’da yaz aylarında yapılan gecenin gelirinden elde edilen gelirle 30-35 tane aracın yenilendiği kaydediliyor.
Bunun güzelliği araç sayısında eksiklik varsa tamamlıyorsun hem de araçlarını yeniliyorsun. İs yapma kabiliyetin artmış oluyor. Resmi araçların ortalıkta gezmesi vatandaşa güven oluyor polis geziyor dolaşıyor mahalle aralarında. Kötü niyetli insanlara da caydırıcı olmuş oluyor. Öbür güven timi dediklerimiz de kimse bilmez onlar da suçluyu yakalamak açısından çok önemli iki yönlü düşünüyorsun. Sivil gezdirdiğin zaman suçluyu yakalayayım resmi gezdirdiğin zaman da caydırıcı olayım. Millet görsün devlet var burada..
“Ağırlıklı olarak Emniyet Müdürü arkadaşlarımız yapıyor. Ben de elimden geldiğince arkadaşlara destek olmaya çalışıyorum. Güvenlikten 1. dereceden sorumlu başta Kaymakamdır. 780 tane polis benim adıma is yapıyor. Bizim en büyük görevimiz güvenlik. Devletin devlet olma nedeni de güvenliktir. İnsanlar ilk toplumlar itibaren bir araya gelip de bir örgüt kurdukları zaman bir şekilde örneğin 500 kişi bir araya geldik 10-20 kişiyi görevlendirdik bunlar çalışmayacaklar, bunlar başka islerle uğraşmayacaklar. Onlar güvenliğimizi sağlayacaklar, diyor. Devletin var oluş nedeni de bu. Öncelikle huzur ve güven. Eğer bir bölgede bir yörede huzur ve güven yoksa hiçbir şey yoktur.
İster Vali olsun ister Kaymakam olsun mülki idarede, bizim kafamız öncelikle olarak güvenlikle meşguldür. Öyle olmak mecburiyetindeyiz. Hırsızlık niye arttı uyuşturucu niye arttı okullarda öğrencilerle ilgili problemler niye yayıldı, bunların hepsinin sorularını sormak ve alınması gerek bir tedbir varsa da almak zorundayız. Bu bizim asli ve 1. derecede görevimizdir.”
Nalbant, emniyet çalışmalarının fark edilemeyeceğini belirtiyor ve “Bunu bazen halk görmez” diyor. Nalbant, emniyet müdürü ve Beşiktaş’ta rütbeli tüm görevlilerle bir araya gelir durum değerlendirmesi yaptıklarını dile getiriyor ve şunları söylüyor: “Evinde vatandaş huzur içinde yatıyorsa sokağa çıktığı zaman güven içinde hissediyorsa bırakın bir erkeği de bir bayan bir genç kız gece gelmiş evine, sokağına rahat girebiliyorsa bu bizim için en büyük huzurdur. Görevimizi yapmamızın en büyük göstergesidir. Biz park kaldırım yapmayız öncelikli olarak görevimiz budur. Ben şuanda kendim her gün gelip buraya oturduğumda 24 saat içinde Beşiktaş’ın bütün karakollarında kaç tane olay olmuş, kaç tane faali meçhul kaç tane faali yakalanmış, kaç gasp kaç hırsızlık geliyor, onları tek tek incelerim, bugün bu kadar olayımız var diye yazarım. Gün gelmiştir 34-40 civarında olmuştur bugün 11 tanedir. Son aylarda düşme var. Ancak insanın olduğu yerde sıfır olmaz. Bazı şeyler de çok önemsizdir, olay olarak değerlendirmiyorsun ama kayıtlarımıza geçiriyoruz. Diyelim ki kaza… Araçların birbirine çarpması. Kimsenin umurunda değil herkes bunu normal bir şey olarak görüyor ama bu kayıtlarıma giriyor.”
Barajlar doldu
ulaşım durdu
Son yağışlarla birlikte İstanbul’un su sıkıntısı bir nebze olsun azaldı, barajlar doldu. Ancak yağmurlarla birlikte trafik de felç oldu. Yağmurlarla birlikte trafik yoğunluğu daha da artarken şehrin bazı ilçelerinde ev ve iş yerlerine su baskınları yaşandı. Yıllardır devam eden kazı ve bitip tükenmek bilmeyen alt – üst geçit çalışmaları ulaşımı aksattı. Okul ve iş saatlerinde trafiğe çıkanlar ise saatlerce yollarda kaldı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, şehrin yeni yılın Ocak ayı sonuna kadar su ihtiyacının karşılandığını, ancak bunun yeterli olmadığını belirtti ve şunları söyledi: “İstanbul’un barajlarının dolması için geçen yılki yağışın 2,5 yıl yağması lazım. Böyle bir şey mümkün değil. Nasılsa yağmur yağıyor diye tasarrufu elden bırakmamalıyız. Su tasarrufu artık alışkanlık olmalı.”
Bunun yanı sıra Topbaş, Melen Çayı’nın İstanbul’a aktarılması amacıyla Yeşilçay’a kadar gelen hattın Darlık Barajı’na kadar uzatılacağını, Yeşilçay’ın dolu olduğu zamanlarda Darlık Barajı’nın doldurulacağını söyledi. Barajlardaki durum ise şöyle: Ömerli:18 milyon 313 bin metreküp, Istrancalar:3 milyon 723 bin metreküp, Darlık:18 milyon 196 bin metreküp, Elmalı:4 milyon 252 bin metreküp, Terkos:39 milyon 8 bin metreküp, Alibey: 2 milyon 941 bin metreküp, Büyükçekmece:6 milyon 232 bin metreküp, Sazlıdere:8 milyon 1 bin metreküp. Buna bağlı olarak barajlardaki doluluk oranını yüzde 8,69’dan yüzde 11,34’e çıkardı. Öte yandan İstanbul’da yağışlar trafiği de alt üst etti.

“Hırsızın ve namussuzun
SAĞI – SOLU olmaz…”
Geçen sayıda belirtmiştim. “Bundan sonra siyasete daha çok ağırlık vereceğiz” diye…Çünkü yerel seçimler yaklaşıyor. Şunun şurasında yaklaşık bir yıl kaldı… 2007 yılının son üç sayısında ısınma turları atıyoruz. 2008 yılında daha geniş kapsamlı bu işe gireceğiz ister istemez… Çünkü siyasi partiler demeçlere başlayacak, dosyalar havalarda uçuşacak. Daha somut adımlarla karşımıza çıkacaklar. Ve biz Beşiktaş’ın tek gazetesi olarak bunlara gereken önemi vereceğiz.
CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin daha üç ay oldu göreve başlayalı… Makamında ne bir protokol ne de bir güvenlik ordusu var. Yerel yöneticiler hep övünür ya… “Kapım 24 saat açık… veya cep telefonuma ben yanıt veriyorum” diye… Sonra kapılar kapanır, randevu bile zor alırsınız, telefonlara da sekreterler bakmaya başlar.
SAMİMİ VE İÇTEN…
Gürsel, öyle değil, baktım kapı açık, daldım içeri… Samimi bir insan… Hem telefonla konuşuyor, hem de benle… İçten geldi bu hali… Saygı da kusur etmedik elbette, ancak ince ayarı çok iyi yapıyor. Belli ki tecrübeli… Konuştukça tavrı daha iyi anlaşılıyor. Hele bir lafı var ki muhteşem… Laf, lafı açtı… Ne söyledimse birden, “Hırsızın, namussuzun sağı solu olmaz” deyiverdi. Gerçekten de hırsız, hırsızdır. Yerel yönetimlerde bunları çok gördük, bir ara “Belediyeci mi aman” diye kaçar olmuştu millet…
CHP İstanbul İl Başkanı, AKP’li belediyelerin uygulamalarından bazı örnekler verirken, ulaşım ve konut sorunu üzerinde sıkça durdu. Kendi partilerinden belediyeleri de izlemeye aldıklarını belirten Gürsel, icraatın içinden bir Başkan… Neyin ne olduğunu da iyi biliyor, anlatınca da anlayacak cinsten bir tepe yönetici… Hani kül yutmaz derler ya, bende öyle bir çağrışım yaptı…
Milliyet İş Yaşam ve Finansal Forum Gazeteleri’nde köşe yazarlığı yaptığım dönemde, eski CHP İstanbul İl Başkanı Şinasi Öktem’le de söyleşi yapmıştık. O da “Ben tarladan geldim” derdi. Herkesi kucaklama mesajı verirdi. Ümraniye Belediye Başkanı olduğu zamanlardan bilirim. Milletvekili seçilmeden önce yine konuştuk, baktım, hiç değişmemişti…
Neyse gelelim yeni CHP İstanbul İl Başkanı’na… Gürsel Tekin, açık sözlü bir insan… Biraz da bizim işlere bulaşmış… İletişimci yanı da var yani… Basın Danışmanı olarak yanında benim Sabah İşte İnsan Gazetesi’nde köşe yazarlığı yaptığım dönemden tanıdığım genç ama tecrübeli arkadaşlardan Veysi Şahin var… Her ay bu tür toplantıları yapacaklarını söylüyorlar. İletişimin önemine inanıyorlar. İnternet sitesi veya birkaç maille bu işlerin olmayacağını biliyorlar. Ekip sağlam yani… İş bilen bir kadro kurmuş Başkan… Hatta ne zaman isterseniz arayın bile diyebiliyor…
Yerel basının önemine değinen CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, belediye başkanlarının yerel basına önem vermesi gerektiğinin altını çizdi. Gürsel, yurtdışında yerel basının lokomatif olduğunu, Türkiye’de ise bunun geç anlaşılabildiğini belirtti.
CHP İstanbul İl Başkanı toplantıda önemli bir konunun da altına çizdi. Ve “Bu yıl önemli bir karar aldık. Belediye başkan adaylarımızı çok önceden örneğin yerel seçimlere 6 ay kala açıklayacağız” dedi.
RADYOSPOR’DA KONUK…
Tekin’i, Radyospor’daki programıma aldım. O gün trafikte 1 – 1,5 saat geçirmişim. Sıkıntıdan ve sinirden patlıyorum. Benden önce Gürcan Bilgiç ve Halil Özer program yapıyor. Gürcan benim suratı görmüş ki, “Vakit geçirmeyelim… İsmail sakin durur ama tersi fenadır…” demez mi canlı yayında… Üstüne üstlük, Bilgin Gökberk’ten bile terstir demeye getirdi… Demek o durumdaydım… Mikrofonu aldım, İstanbul ve trafikten bahsediyorum… Gürsel Tekin’i de bulmuşum, onla da en az yarım saat trafik ve yerel yönetim konuştuk. Ulaşım sorunları, altyapı ve yağmur, üstyapı ve kaldırım taşları derken sporu unuttuk. Neyse ki 10-15 dakika bedensel engelliler ve futbol sohbeti yaptık da kurtardık işi… Program sonrası CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin çok mesaj almış, hepsi beğeni arz etmişler… Bana da sayısız mesaj geldi, “Bu konulara değinin” şeklinde… Demek ki insanlar artık İstanbul’da çile çekmekten sıkılmışlar, Radyospor’da bile sporu unutup, içlerini dökmek istiyorlar…
O gün kendi kendime söz verdim. Hem Beşiktaş Gazetesi’nde, hem internet sitemizde, hem haberlerini hazırladığımız ve sunduğumuz Radyo İstanbul’da hem de, 2 saat canlı yayın yaptığım Radyospor’da, sporun dışında sıkıntı, şikayet ve olumsuzluklardan da bahsedeceğim… Hem kamuoyuna hem de yetkililere bu konuda gazeteci olarak bilgi ve söz hakkı vereceğim.
CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin’e dönersek… Onunla artık sık sık bir araya gelip, söyleşeceğiz. Konuştuklarımızın hepsini bir kerede bitirmeyeyim…

SPOR HABERLERİ

Milli Takım Norveç maçıyla umutlandı, Bosna Hersek ile işi bitirdi
Sonunda başardık…
A Milli Futbol Takımımız 2008 Avrupa Şampiyonası Elemeleri C Grubu’ndaki son maçında Bosna Hersek’i Nihat Kahveci’nin golüyle 1-0 yenerek, tarihinde 3. kez Avrupa Şampiyonası Finalleri’ne katılmaya hak kazandı. Ali Sami Yen Stadı’ndaki tarihi maçta Millilerimiz 43. dakikada Nihat Kahveci’nin golü ile öne geçti ve ilk yarı 1-0 Ay Yıldızlılarımız’ın üstünlüğü ile sona erdi. Milli Takımımız, 90 dakika sonunda sahadan 1-0 galip ayrılarak, tarihi bir zafere imza atıp, 2008 Avrupa Şampiyonası Finallerine gitmeye hak kazandı. C Grubu’nu 24 puanla ikinci sırada tamamlayan Ay Yıldızlılar, böylece Avusturya-İsviçre ortaklığında Haziran ayında düzenlenecek olan 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası finallerine, 28 puanlı grup lideri Yunanistan ile birlikte katılabilecek.
Maçtan sonra Futbol Federasyon Başkanı Haluk Ulusoy, ağladı. Milli takım teknik direktörü Fatih Terim: “İstifa yok, göreve devam” dedi. Türk halkı, sevinçten sabaha kadar uyumadı.
Öte yandan Avrupa Şampiyonası biletini cebine koyan A Milli Futbol Takımımız, Futbol Federasyonunun kasasına 7,5 milyon Euro kazandırdı. Bu gelirin sponsorluklarla birlikte 20 milyon Euro’yu bulacağı öğrenildi. Millilere 6 milyon Euro dağıtılacağı belirtildi.
Euro 2008 Avrupa Şampiyonası 7-29 Haziran 2008 tarihleri arasında yapılacak. Türkiye’nin de katılacağı şampiyonayı Avusturya ve İsviçre ortaklaşa düzenleyecek.

SPOR YAZARLARI OYLUYOR
Beşiktaş Gazetesi, “Beşiktaşlı Yılın Sporcusunu (3)” seçiyor
Her yıl heyecanla beklenen ve soluk soluğa takip edilen yarışma futbol sezonunun açılmasıyla birlikte yeniden başladı. Beşiktaş Gazetesi tarafından düzenlenen ve geleneksel hale gelen Beşiktaşlı Yılın Futbolcusu Yarışması bu sezonda aynen devam ediyor. 2005-2006 sezonunda başlayan ve ilki yapılan Beşiktaşlı Yılın Futbolcusu Kupası’nı Sergen Yalçın kazanmıştı. 2006-2007 sezonunda yapılan Beşiktaşlı Yılın Futbolcusu Yarışması’nı Bobo kazanmıştı. 2007-2008 yılında da aynı yarışma tüm hızıyla devam ediyor. Beşiktaş Gazetesi, yılın futbolcusu seçilen Beşiktaşlı’ya Beşiktaş Gazetesi Kupası veriyor. Yarışma her hafta oynanan maçtan sonra spor yazarlarının görüşleri doğrultusunda yapılıyor. Spor yazarlarının verdiği oylar, haftanın futbolcusu belirliyor. 34 hafta sonunda haftanın futbolcuları ortaya çıkıyor ve en fazla haftanın futbolcusu seçilen Beşiktaşlı sezon sonunda Beşiktaş Kupası’nın sahibi oluyor.
Geleneksel hale gelen ve bu sezon üçüncüsü yapılan Beşiktaş Gazetesi Kupası için görüşlerine başvurduğumuz, yazılarından yararlandığımız ve her maçtan sonra oy veren spor yazarları şöyle:
Atilla Gökçe, Güven Taner, Kazım Kanat, Zeki Çol, İlker Ateş, Korkut Göze, Gülengül Altınsay, Vedat Okyar, Salih Sezer, Hayri Ülgen, Atıf Keçeci, İsmail Er, Ömer Güvenç, Sanlı Sarıalioğlu, Bilal Meşe, Faik Gürses, Adnan Aybaba, Fatih Doğan, Zafer Arapkirli, Basri Baykoç, Yemen Ekşioğlu, Gültekin Onay.
Beşiktaş Boks Takımı’ndan
6 birincilik, 4 ikincilik geldi
BEŞİKTAŞ Boks Takımı, Boks Duayenleri Kupası müsabakalarında 6 birincilik 4 de ikincilik kazandı. Kasım ayının ikinci haftasında gerçekleşen Sarıyer Kapalı Spor Salonu’ndaki müsabakalarda şampiyon ve ikinci bitiren boksörlerin isimleri ise şöyle: “54 kg. Oğuzhan Yumruoğlu (Şampiyon) 42 Kg. Vahdettin Soytürk (Şampiyon), 52 Kg. Firar Soytürk (Şampiyon) 60 Kg. Umutcan Danacıoğlu (Şampiyon), 57 Kg. Şahin Yağmur (Şampiyon), 81 Kg. Salman Kerimi (Şampiyon), 54 Kg. Avni Yıldırım (İkinci), 60 Kg. Oğuz Sarul (İkinci), 51 Kg. Gökhan Soytürk (İkinci), +91. Kg. Gökhan Günaydın (İkinci).”
Jimnastikçiler Türkiye’ye
madalyayla döndüler…
RUSYA’nın başkenti Moskova’da yapılan Golden Leaves Kupası yarışmasına katılan Beşiktaş Ritmik Jimnastik Takımı, Türkiye’ye madalyayla döndü. Turnuvaya 12 ülkeden 137 sporcu katıldı. Antrenörler Vera Malakhovska ve Asuman Akova eşliğinde Moskova’ya giden Siyah Beyazlılar, gençler kategorisinde Cansu Koyutürk, Nazlı Kansu, yıldızlarda Naz Gedizşener, Ezgi Bozdemir, Berfin Bilken, miniklerde ise Başak Ertekin ve Canet Bakal tarafından temsil edildi. Naz Gedizsener, yıldızlar kategorisinde kurdele aletinde bronz madalya aldı.
Madalyayı kaptı, şimdi Avrupa’ya koşmaya gidiyor
BEŞİKTAŞLI Atlet Hülya Ongun, birincilik madalyasını kaptı, atlete Avrupa yolu açıldı. Ömer Besim Kır Koşusu ve Avrupa Kros Şampiyonası seçmelerinde Siyah Beyazlı ekibin atleti Hülya Ongun birinci oldu. Beşiktaşlı atlet Hülya Ongun, 4000 metre Genç Bayanlar kategorisinde yarıştı. Kategorisinde 14.10’luk derecesi ile birinci olarak Avrupa Kros Şampiyonası’na katılmaya hak kazandı.

Kadro yenileniyor
Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, kötü gidişatın öncesinde spor müdürleri ve köşe yazarlarıyla bir araya gelmiş ve tüm sorulara içtenlikle yanıt vermişti. Sanki o zamanlar bir şeylerin kötü gideceğini hissetmiş olmalı ki, aynı BJK Başkanı Demirören gibi, “ Birlik ve beraberlik mesajları vermişti” “Yanlış anlamanın önüne geçebilmek için neler yapmalıyız. İletişimi nasıl kurmalıyız?” diye spor basınına sormuştu. Ardından gelen Fenerbahçe derbisi, sonra Liverpool maçı, o da yetmezmiş gibi Sivas karşılaşması ve alınan yenilgiler camiayı bir anda karıştırdı. İstifa etti, edecek söylentileri, daha sonra takımın başında olduğu açıklamaları, ardından yeni futbolcularla takımın takviye edileceği konuşulmaya başladı. İşte tüm bunlara Ertuğrul Sağlam kısa kısa yanıtlar verdi.
TAKVİYE ŞART ANCAK
MOTİVASYONU BOZMAYALIM
Sağlam: sezon başından bu yana beklentilerinin büyük olduğu 7-8 oyuncudan gerekli verimi alamadıklarını, Beşiktaş’ın büyük hedef- lerine katkıda bulunamayacak futbolcularla yollarını ayıracaklarını söyledi.
Ertuğul Sağlam, BJK Nevzat Demir basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yurt dışında izledikleri futbolcularla ilgili soruya Sağlam, oyuncu baktıkları mevki konusunda bir açıklama yapmak istemediğini ifade ederek, ”Sezon başı buraya geldiğimiz zaman beklentimizin büyük olduğu en az 7-8 oyuncudan gereken verimi alamadık. Bundan sonraki dönemde de kendi hedeflerimiz, kendi anlayışımız doğrultusunda bize ayak uyduramayan oyuncular aramızda olmayacaklar. Bazı şeyleri yaşayarak görüyorsunuz maalesef. Eksikliklerin giderilmesi için de çalışmalara hemen başladık. Bizim anlayışımızda olmayan Beşiktaş’ın büyüklüğünü anlayamamış olan arkadaşlar, bundan sonraki dönemde bizimle beraber olmayacak” şeklinde konuştu. Sağlam, İzledikleri oyuncuların isimleri konusunda da şu an kadrodaki oyuncuların motivasyonunu bozmamak için açıklama yapmadıklarını kaydetti.
HOLOSKO, MEHMET TOPUZ, GÖKHAN ÜNAL
Ertuğrul Sağlam; “Holosko iyi ve beğendiğimiz bir oyuncu, dolayısıyla kadromuzda görmeyi isteriz.” derken, Kayserisporlu futbolcu Mehmet Topuz’un ve Gökhan Ünal’ın rakamlarının yüksek olduğunu vurgulayarak, ”Bu transfer için açıkçası çok umutlu olamıyorum” şeklinde konuştu..
Sağlam, İbrahim Kaş’ın Milli takımda sakatlanmasının kendilerini üzdüğünü, ancak ülke futbolu ve menfaati açısından bu tip durumları hoşgörüyle karşıladıklarını söyledi.
Kübra Öztürk adını tarihe yazdırdı…
Beşiktaş Satranç Takımı’nın başarılı oyuncusu Kübra Öztürk, 758 sporcunun arasından sıyrılarak geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Avrupa Şampiyonu oldu.
Hırvatistan’ın Sibenik kentinde düzenlenen ve 42 ülkeden 758 sporcunun katıldığı Avrupa Yaş Grupları Şampiyonası’nda başarılı Siyah Beyazlı sporcu Kübra Öztürk, 9 tur sonunda 7,5 puan topladı ve ikinci kez Avrupa Şampiyonluğu’na ulaştı. Kübra Öztürk, WFM (Women Fide Faster) oldu.
Milli forma ile ikinci kez Avrupa Şampiyonu olan Kübra, yaptığı açıklamada bu yılki şampiyonanın geçen yıla oranla daha zor olduğunu belirterek, “Çıtayı yükselttiğime inanıyorum. Bundan sonra daha başarılı olmak için mücadele edeceğim” diye konuştu.
Divan Kurulu hareketliydi
Beşiktaş’ın olağan Divan Kurulu Toplantısı Ceylan Intercontinental Otel’de yapıldı. Hararetli konuşmaların yapıldığı toplantının sonunda 50 ile 25 yılını tamamlayan üyelere rozet ve mazbataları da verildi.
Divan Başkanlık Kurulu faaliyetleri ve Denetleme Kurulu raporlarının okunduğu toplantıda açılış konuşmasını Divan Başkanı Yalçın Karadeniz yaptı. Daha sonra Genel Sekreter Kenan Öner, Yönetim Kurulu’nun çalışmalarıyla ilgili olarak açıklamalarda bulundu.
Sporda hep kazanmanın mümkün olmadığını vurgulayan Kenan Öner, “Bizim gibi büyük bir takımın kötü sonuçların ardından iyi neticelerle yola devam edebilecek güce ve beceriye sahip olduğuna da inanmamız gerekir. Bizler bu konuya kötümser yaklaşmayı hiç bir zaman Beşiktaşlılığımıza yakıştırmıyoruz. Yönetim Kurulumuzun ve teknik heyetimizin bu gelişmeler ışığında gerekli tedbirleri alma konusundaki kararlılığını da ayrıca belirtmek isterim” diye konuştu. Kenan Öner, hakem hataları yüzünden canlarının yandığını söyledi ve şöyle devam etti: “Hakem hataları olmasaydı şu anda liderdik. Özellikle F.Bahçe ve G.Saray maçlarında puanlarımız heba oldu. G.Saray mücadelesindeki yediğimiz 2 golün tartışmalı hakem kararı bizi olumsuz etkiledi” Öte yandan toplantıda, Beşiktaş’ın konsolide borcunun 93.043.432 YTL olduğu açıklandı. Demirören’in katılmadığı toplantıda Kurul Başkanı Yalçın Karadeniz, ” Beşiktaş zorlu bir dönemden geçiyor. Böylesine bir ortamda birlik ve beraberliği temin eden başkanım konuşmayacak da nerede konuşacak…” diye düşüncelerini ifade etti. Karadeniz, ezeli rakipleri ve dostları Galatasaray ile Fenerbahçe’nin Divan Kurulu toplantılarını takip ettikten sonra onları kıskanmamanın ve gıpta etmemenin mümkün olmadığını ifade etti. Bu arada 50. yılını dolduran İkinci Başkan Ertuğrul Kumcuoğlu ile 25. yılını dolduran Rıza Çalımbay’a ödülleri verildi. Didem TUTAL